Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yunus Emre, menkıbevî anlatılara göre nasıl büyük bir divan şairi olmuştur?
«O civar karyelerinden [köylerinden] birinde Yunus isminde, rençberlikle geçinir, çok fakir bir adam vardı. Bir sene kıtlık oldu ve Yunus’un fakirliği büsbütün arttı. Nihayet, birçok keramet ve inayetlerini duyduğu Hacı Bektaş Veli’ye gelip yardım istemek fikrine düştü. Sığırının üstüne bir miktar alıç koyup dergâha geldi. Pirin ayağına yüz sürerek hediyesini verdi ve kendisine bir miktar buğday istedi. Hacı Bektaş Veli, ona lütuf ile muamele ederek birkaç gün dergâhta misafir etti. Yunus geri dönmek için acele ediyordu. Dervişler pire Yunus’un acelesini anlattılar ve o da “Buğday mı ister, yoksa erenler himmeti mi?” diye haber gönderdi. Gafil Yunus buğday istedi. Bunu duyan Hacı Bektaş tekrar haber gönderdi: “İsterse, o alıcın her danesine nefs edeyim” dedi. Yunus buğdayda ısrar ediyordu. Hacı Bektaş üçüncü defa yine haber gönderdi: “İsterse her çekirdek sayısınca himmet edeyim” dedi. Yunus tekrar buğdayda ısrar edince, artık emretti ve buğdayı verdiler. Yunus da dergâhtan çekilip gitti, lakin biraz yürüdükten sonra işlediği hatanın büyüklüğünü anladı, çok pişman oldu ve derhal geri dönerek kusurunu itiraf etti. O vakit Hacı Bektaş, onun kilidini Taptuk Emre’ye verdiğini, bu yüzden isterse ona gitmesini söyledi. Yunus bu cevabı alır almaz derhal Taptuk dergâhına koşarak başına geleni anlattı ve o da Yunus’u dergâhının odunculuğuna tayin etti. Fedakâr derviş, tam kırk yıl bu hizmette bulunduğu halde eğri ve yaş odun getirdiği hiç görülmemişti. Böyle uzun senelerden sonra bir gün erenler meclisi kuruldu ve orada şeyhiyle beraber oduncu Yunus hazır olduğu gibi, Yunus-ı Gûyende adlı pek tanınmış bir ilahici de vardı. Mecliste Taptuk Emre’ye vecd u hal geldi ve “Şevkimiz var, haydi, sen de biraz terennüm et!” diye Yunus-ı Gûyende’ye hitap etti; lakin bunu birkaç defa söylediği halde ondan hiçbir ses çıkmadı. Nihayet oduncu Yunus’a dönerek: “Haydi” dedi; “artık zamanı geldi, kilidin açıldı; Hacı Bektaş Veli’nin sözü yerine geldi; durma söyle!” Bunun üzerine Yunus’un hicabı ref olarak [utancı ortadan kalkarak] kilidi açıldı ve derhal beliğ [düzgün] ve ârifane nutuklar, ilahiler söylemeye başladı.»
·
93 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.