"Hatıralar
Bilmem ki hâtıralar,
Ne istersiniz benden,
Gelir gelmez sonbahar?
Bu kanad çırpış neden?
Cama vuracak ne var
Ey eski hâtıralar
Sanmayın güller açar,
Bülbül değildir öten;
Bu rüzgâr başka rüzgâr.
Ne istersiniz benden,
Bilmem ki hâtıralar,
Gelir gelmez sonbahar?"
"Düştüğüm Yer
Yeryüzünde bir iklim,
bir yer var ki ,sevgilim,
düşündüğüm orası,
bir ayva gibi olgun,
sert ve mayhoş havası.
tam mizacına uygun,
orada hiç işlenmemiş,
bakışla kirlenmemiş,
saf bir tabiat vardır;
ve mevsim istediğin
gibi, bir sonbahardır,
ta kıyamete değin
orda gökler bakırdan,
çadır kurmuş bir kervan
bir bulutlar diyarı.
mat bir gümüştür sular,
şimşekli havaları
sabah akşam buğular,
yaprağı solgun duran,
dalları yorgun duran
ağaçlarında hele,
bir yanık bülbül olmuş,
geçmişi türkülerle
yadeder durur her kuş.
orası izin midir,
gölgen mi, aksin midir?
yer, gök, su, kuş ve çiçek
o donuk güzellikler,
orda her şey sen demek,
o kadar sana benzer.
sevgilim, burdan uzak,
uzaklarda yaşamak,
sevmek ve ölmek için,
açılıp denizlere,
bir gün gitsek mi dersin
sana benzeyen yere."