Yıllar önce en sevdiğim yazarlardan biri olan Azra Kohen'in: Fi, Çi, Pi serisini okurken tanışmıştım bu kitapla. Kitabın ismi, küçük bir cümlenin içinde geçiyordu. Ve bu küçük cümlenin içindeki iki kelimeden oluşan bu kitabın adını görür görmez içimde, çok büyük bir okuma isteği oluştu kitaba karşı. O günden itibaren her yerde aradım bu kitabı. Ama baskısı olmadığı için bulamamıştım. Buna rağmen aklımdan hiç çıkmayan bir kitap oldu. Gittiğim her şehirde, ilk işim bu kitabı aramak oldu. Ve sonunda yeni baskısını, yıllar sonra görünce çok mutlu oldum ve ilk fırsatta kitabı temin ederek okudum. Kitaba ilk başlarken ve bitirirken aynı kişi olmadığımı iliklerimde hissettim. Kendi düşüncelerimizin geri plana atılarak, toplumun veya çoğunluğun düşüncelerinin benimsendiği kolektif toplumumuzda, kendi iç sesimizin fısıldadığı yaratıcılık söylemlerini duymamayı seçiyoruz. Kendi özgün düşüncemizi dile getirmemeyi tercih ediyoruz. Ve zaman içinde o acı gerçeği yaşarken buluyoruz kendimizi. Bir bakıyoruz ki Peter Keating'e dönüşmüşüz. Bizim sandığımız fikirler, toplumun ruhumuza entegre ettiği düşünce kalıplarından oluşan fikirler. Çevremizde sıkça karşılaşıyoruz, Peter Keating'lerle, Hayatını kendi fikri dışında herkesin dedikleri üstüne kuranlarla, Toplumun dayattığı fikirlerden kendi ruhunun gölgesini kaybedenlerle, Özgün düşüncesini ortaya koymaya cesaret edemeyenlerle, Peki kim bu Peter Keating ? Bunun cevabı hem kitapta saklı hem de toplumumuzun içinde, kolektif bilincin dayattığı ilkelerin gölgesinde kendi varlığını unutmuş insanlarda. Ve bir anda kendinizi Howard Roark'tan nefret ederken bulacaksınız ama aynı zamanda ona hayran olurken de bulacaksınız, kendinizi. Bir yandan içindeki fikirleri korkmadan dile getirip özgün düşüncelerinin eserini ortaya koyan Howard Roark'ın cesareti, kendinizle çelişme nefretini yaşatırken.Bir yandan da tüm toplumun ilkelerini, bir yana atarak önce benim fikrim diyen, Howard Roark'ın azmine ve özgünlüğüne hayran olurken bulacaksınız kendinizi. Peki kim bu Howard Roark ? Bunun cevabı kitapta saklı, aynı zamanda Çağının ilkelerini yok sayarak, kendi fikrini beyan edebilme cesareti bulan kişilerde, Toplumun geleneklerine tek başına baş kaldırabilenlerde, Çağına, çağının ötesinden bakarak yeni perspektif sunan kişilerde, Benliğini kolektif bilinçten arındırarak kendi ruhunun gölgesinde durabilenlerde. Ve bu iki kutbun verdiği mücadele içinde halkın zevklerini belirleyen bir de aracı var, toplumu bir köle ve bağımlı hale getirmeye çalışan aracı.. Bu öyle bir aracı ki tek cümleyle kişiyi, halkın linçine sürükleyebildiği gibi aynı cümle ile kişiyi kahraman da ilan edebilir. Bu aracı tanıdık geldi mi size, Medya... Günümüz Elsworth Tooheylerler dolu aslında, Kim bu Elsworth Toohey ? Bunun Cevabı hem kitapta saklı hem de, Kolektif bilinç yaratmaya çalışarak halkı köleleştirmeye çalışanlarda, Toplumun genel zevkini yok sayarak kendi özgün fikirlerini ortaya koymaya çalışanları linç etmeye çalışanlarda, Güç ve hırs uğruna yardımsever ve hayırsever kavramlarını kullanarak toplumun kendi fikirlerini hiç önemsemeden başkalarının gölgesi altına koymaya çalışanlarda, Saptırılmış doğrularla, özgün fikirlerini sunan kişileri kolektif bilincin kelepçesine vurarak yargılamaya çalışanlarda. Bu kitap üzerine yazılabilecek o kadar şey var ki.... Her karakter hikayesiyle farklı bir yere götürüyor sizi ve içinde bulunduğumuz bu toplumun kolektif yapısının duvarlarını aşarken bulacaksınız kendinizi, Yozlaşan toplumumuzun, zihnimizi nasıl esir aldığını keşfederken bulacaksınız kendinizi, İçinizdeki Howard Roark’ın hapsolduğu yerden çıktığını hissedeceksiniz, Bu kitaba başlarken nasıldınız bilmiyorum ama şunu iyi biliyorum ki bu kitabı bitirdikten sonra aynı kişi olmayacaksınız.... Sevgiyle ve Kitapla Kalın

Hayatın KaynağıAyn Rand · Pegasus Yayınları · 20212,759 okunma

·

1 plus 1

·

135 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ferhatt