Gönderi

128 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 30 hours
Bu Kitabı Herkes Okumalı!
YouTube kitap kanalımda Japon edebiyatı ve Osamu Dazai hakkında daha detaylı bilgi edinebilirsiniz: ytbe.one/QbT0zmxxnoM Dostoyevski, Tezer Özlü, Sadık Hidayet ve Charles Bukowski'nin genlerinden alınıp ortaya hibrit bir kitap çıkartılmak istenseydi o kitabın adı ne olurdu? Bence
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı Yitirirken
Hayatımda ilk kez bir Japon edebiyatı kitabı için inceleme yazıyorum. Sizin de Uzakdoğu ve özellikle de Japon kültürüne merakınız var mı? O halde bu ülke edebiyatına başlangıç yapmak isteyenleriniz varsa öncelikle
Japon Yapmış
Japon Yapmış
ve
Kvaidan: Tuhaf Şeylere Dair Öyküler ve İncelemeler
Kvaidan: Tuhaf Şeylere Dair Öyküler ve İncelemeler
kitaplarını okumanızı tavsiye ederim. Sonrasında Mişima, Dazai, Tanizaki ve Soseki gibi yazarların kitaplarıyla devam edebilirsiniz. Ben bu kitapta
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
kitaplarında olduğu gibi delilik ve dahilik ikilemini,
Tezer Özlü
Tezer Özlü
'de olduğu gibi çocukluk acılarını ve gitme kaygısını,
Sadık Hidayet
Sadık Hidayet
'te olduğu gibi varoluşsal boşluğun kötü alışkanlıklarla doldurulmaya çalışılmasını ve
Charles Bukowski
Charles Bukowski
'de olduğu gibi de alabildiğine alkolizmi gördüm. Yani bu kitap bana birkaç yazarın tarzının birleşimi gibi geldi tam olarak. Her zaman şöyle demişimdir: Kendi kendime sorular sormamı sağlayan bir kitap, nitelikli bir kitaptır. İşte
Osamu Dazai
Osamu Dazai
'nin de bize sormak istediği sorulardan bazılarını çok net yakalayabiliyoruz bu kitapta: İnsan olmak nedir? Ne kadar insanız? Toplum içinde onaylanmak için hangi rollere giriyoruz? Neden yalnızız? Bu hayat yaşamaya değer mi? Bu soruları sadece sormakla da kalmıyor Dazai, kitabın 68. sayfasında bir tanesini cevaplıyor hepimiz için: "O ümitsiz memnun etme ihtiyacım baş gösterdiğinde, aniden garip, zayıf, aptalca süslemeler veya başka şeyler ekliyorum gerçeğe." [s. 68] Kendi adıma konuşmam gerekirse, ben de
Osamu Dazai
Osamu Dazai
gibi toplumun içinde o mecburi rollere girdiğim bazı anlar yaşıyorum. Benim de zayıf ve aptalca süslemeler eklediğim oluyor kendi gerçeklerime. Toplum, bizden sadece biz olmamızı istemiyor çünkü. Kabul edin, siz de rolden role giriyorsunuz aslında ailenizin içinde, dışarıda, okulda, işte... Bu toplum sizin sadece kendiniz kalarak yaşamaya devam edebileceğiniz bir toplum değil. Mutlaka hayatınızın bir yerinde toplum kalıbının şeklini almanız gerekiyor. Bunu yapabilmek için de çok iyi bir oyuncu, yani Dazai'nin de deyimiyle "soytarı" olmak gerekiyor. Hepimiz hayatlarımızda çok iyi birer soytarı olabilmek için yetiştiriliyoruz. Çocukluğumuzda ders ve sınav soytarıları oluyoruz hepimiz, sonra da birden kariyer soytarılarına dönüşüyoruz. Her geçen gün yükselme arzusu içinde yanıp tutuşuyoruz. Hiyerarşi denilen çarkın dişlisi olmayı en başından beri istememize rağmen yine hiyerarşileri eleştiriyoruz. İnsanoğlu, sen ne yaman çelişkilerle dolu bir varlıksın! Toplumun bize dayattığı en büyük soytarılıklardan biri kariyerdir işte bu yüzden. Ayrıca her şey o kadar rutin, o kadar yerli yerinde ve kesip biçilmiş gibi koyulmuş ki... Neredeyse insanı çıldırtacak kadar düzenli! İnsan bütün bu düzenin arasında kendi iç düzensizliğini anlamlandırmak için debelenip duruyor. O yüzden bence hayat, yitirilen insanlığın tekrar bulunabilme mücadelesinden ibarettir. Dazai de toplumun bütün bu kalıpları ve samimiyetsizlikleri arasında kendi yolunu intihar tabelalarıyla belirleyenlerden.
Tezer Özlü
Tezer Özlü
ve
Emil Michel Cioran
Emil Michel Cioran
kitaplarındaki intihar ithaflarının benzerlerini bu kitapta da okuyabiliyor olacaksınız. En nihayetinde Dazai okurken cevaplanmayı bekleyen kocaman bir soru da dikiliyor olacak önünüzde: Bu hayat yaşamaya değer mi? Tam da bu noktada bazı yazarlar bizi ikna edememeli diye düşünüyorum. Okur, kendi iradesine kendisi sahip olmalı. İyi ile kötünün, doğru ile yanlışın ayırdına varabilmeli — ya da en azından zamanla bu yeteneği kendine katabilmeli. Çünkü binlerce yazarın farklı görüşleri arasında savrulan okurun elindeki tek fener, kendi düşüncelerinden başka bir şey değil. Karanlık anlam arayışı yolumuz bizden aydınlatılmayı bekliyor. O yüzden ben olsam Dazai'nin bu sorusunu işte böyle cevaplardım: "Evet, değer. Evet... Hem de sonuna kadar!"
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202335.2k okunma
··2 quotes·
13 plus 1
·
103k views
Livanur okurunun profil resmi
Kitaba yeni başladım ama karakterin daha doğrusu dazai'nin cümlelerinden özetle bence insanlar bazen kötüdür, kandırır, yaşamanın zevkinden yoksunca hayatı hem ruhuna hem bedenine hem de çevresine zehir eder. Fakat kendine karşı saygıya sevgiye ve güvene sahip bireyler için başkalarının nasıl olduğu önemli olmamalı. Dazai bu tarz bireylerden fersah fersah uzakta. Zeki ve derin ama ulaşamadığı bu potansiyeli çok farklı şekilde doldurmaya çalışmış.
Filiz Çağlayan okurunun profil resmi
Ne yazıkki toplumun bize dikte ettiği rolleri oynamaya devam ediyoruz. Güneş batıp karanlığın girdabına girince kendimizi ve rollerimizi eleştirip eleştirip ruhlarımızda yaralar açmaya devam diyoruz. Güzel değerlendirmeniz için teşekkürler .☘️
kumifoxx okurunun profil resmi
Shiro hamao'nun Şeytanın Çırağı kitabını okumuştum kesinlikle öneririm japon edebiyatını baya seviyorum.
kumifoxx okurunun profil resmi
Edogawa Rampo'nun kaleme aldığı Aynalar Cehennemi Ve Diğer Öyküler adlı öykü kitabınıda öneririm
LuciAter okurunun profil resmi
Dazai'nin bütün kitaplarını neredeyse okumuşumdur
Öğrenci Kız
Öğrenci Kız
ve
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı Yitirirken
içinde kendimi bulduğum iki kitabı...
27 öğeden 21 ile 27 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.