Barengi’nin ilk öykü kitabıdır. Okumaya başladığımda ilk sayfalar sanki beni anlatıyordu; dakik, programlı, mükemmeliyetçi…. Kendine özenmesi ve bunun dinamikliğe vurgu yapması… Hüseyin Bey ailesi ile sıradan bir hayat yaşayan, işinde de iş harici pek konuşmayan bir yapıya sahip. Bir sabah vücudunda yeşil beneklerin olduğunu fark eder ve günden güne arttığı için doktora Ayşe’nin ısrarı üzerine gitmeye karar verir. Dahiliye, cildiye, onkoloji….. Sırayla geziyor ve çözüm arıyorlardı bu bilinmez hastalığa. Hüseyin bey git gide halsizleşiyor, Ayşe ve çocukları ile vakit geçiremez oluyordu.. Çocuklarına okulda arkadaşları babasının öleceğini söylemesi, eve gelen ziyaretçilerin hep merak etmesi Hüseyin beyi üzüyordu. Zaman geçtikçe ağrıları artıyordu. Üzerindeki yeşil benekler ağaççık oluyordu ve bir çok kişi hasta ziyareti adı altında Hüseyin Bey’i ziyaret ediyordu. Atilla Bey’de patronu olarak bunlardan biriydi. Fakat bu durumu fırsata çevirmek için bir teklif sunsa da ilk zamanlar karşılığını alamadı ama daha sonra maddi kazanç baskın geldi. Bir çok ziyaretçi, tanımadığı insanlar bu ağaççıkları görmek için akın ediyor ve para veriyordu. Kimisi acıyor, kimisi kahkaha atıyor, kimisi dalga geçiyordu. Kimsenin umrunda değildi Hüseyin. Şeftali güzeldir, kokusu da güzeldir. Ne zaman bir şeftali görsem bu kitap gelecek aklıma…… “Görülen değil, gören olmak istiyordu.” “Kalabalık ortamlarda çıt bile çıkmıyor, ağızını bıçak açmıyorsa, sessizliğin söyleyeceği söz çok demektir.” “Gerçek arkadaşlar seni üzmek istemez.” “Bir cesede dönüştüm ama her nasılsa nefes alabiliyor, kalbimin ritmik vuruşlarını duyabiliyordum.”

MetamorfozRuhver Barengi · İnkılap Kitabevi · 070 okunma

·

96 views

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Cüneyt T.