Kemalizm inanılmaz bir ivme ile yükselişte. 7 yıllık üniversite hayatımda hiç görmediğim şeyleri bugün gördüm. Koca Koca, akıllı başlı, literatüre "eser" kazandırmış, yönetim kadrosundan ilahiyatçı ve edebiyatçı akademisyenler okulun yolunda ata'ya saygı yürüyüşü adını verdikleri bir yürüyüş yaptılar. Bi' bayrak direğinde bayrağın yarıya indirildiğini gördüm. Bir otobüs firması namaz kılan yolcusuna karşı laikliği referans gösterdi. Bazı devlet kurumları harf devriminin yıldönümünü kutladı. Bunları ben ilk defa görüyorum.
Kemalizmin ilkeleri, ihdasından bugünedek sadece halkın geçiminden, derdinden kopuk Batıcı burjuvalar tarafından halkın benimsediği bazı değerleri ambargolayarak etkisini gösteriyordu. Yani yöneliş yukarıdan aşağıyaydı. Bugün çift yönden bir cereyan var. Mesela taşralı bir otobüs firmasının ne işi olur laiklik maiklikle diye düşünüyorsunuz, ama artık oluyor. Sanırım dindarlık azaldıkça yerine konulacak alternatifler aranıyor. Bula bula zaten revaçta olduğu için bunu buluyorlar.
İktidarı elinde bulunduran siyasi ittifak kurulalı beri baştaki kişinin söylemlerinde de çok ciddi değişmeler oldu. İttifaktan önce "iki tane ayyaş" vardı, birine gazi demeye başladılar. Resmî bayramlarda kesin bir yerleri ağrırdı, gitmezlerdi, bugün hepsi malum yere gittiler. Bu tavır değişikliğinin sadece siyaset kanadında mukayyet kaldığını zannetmiyorum. Tabana doğru çeşitli derece ve şekillerde yansımaları oluyor. Muhafazakârlar için malum şahıs dindir, imandır; yaptığı iyidir, yapmadığına gerek yoktur. Teşri var, teşri varsa bahsettiğim akıllı başlı akademisyenlerin bugün coşmamasına hiçbir sebep yok.
İş nereye gider bilmiyorum. Neyin hayırlı olduğunu da bilmediğim için "olacak olan hayırlıdır" diyorum. Fakat tercihim bana Kemalistliği Kemalistlerin yapmasıdır. İnşallah bu abiler seçimde giderlerse tabanda da bir şeyler değişebilir. Müslümanlara iktidara geldiklerini zannetmek yaramadı.