Gönderi

304 syf.
·
Puan vermedi
Kirpinin Zarafeti, Fransız yazar ve felsefe profesörü olan Muriel Barbery’nin ikinci romanı. Bu roman yayınlandığı Eylül 2006 itibariyle 102 hafta boyunca Fransa listelerinde en üst sıralarda yer almış, birçok yabancı dile çevrilmiş, pek çok ödül almış ve “Le Hérisson” - The Hedgehog(Yaşamaya Değer) adıyla bir filme uyarlanmış. Eser hayatları Paris’te bir üst-orta sınıf burjuva apartmanı olan Grenelle Sokağı numara 7’de kesişen iki kahramanımızı kendi yazdıkları günlükleri üzerinden anlatıyor. İlk kahramanımız 27 yıldır bu apartmanın kapıcısı olan Michel Renée. Dışarıdan aksi, huysuz, cahil gibi gözükse de aslen kütüphaneden aldığı kitaplarla ve filmlerle kendini geliştiren Marx, Kant, Epikür, Platon, Husserl, Tolstoy okuyup, İtalyan resmi ile Hollanda resmi arasında seçim yapabilecek kadar bilgiye sahip olan bir entelektüel. Renée kendini korumak adına bu özelliklerini kendine saklar ve cahil kapıcı rolünü oynar. İkinci kahramanımız zengin bir ailenin 12 yaşındaki üstün zekâlı kızı Paloma Josse. Paloma çevresindekilerin -özellikle ailesinin-hayatlarının boşluğunu, yetişkinliğin tehlikelerini ve tuzaklarını, modern toplumun ikiyüzlülüğünü gördükçe hayatın anlamsızlığına kanaat getiriyor ve eğer yaşamaya değer bir şey bulamazsa 13. doğum gününde yani 16 Haziran günü intihar etmeyi planlıyor. O zamana kadar düşüncelerini yazdığı “Derin Düşünce” ve günlük hayatının kayda değer ayrıntılarını anlattığı “Dünyanın Hareket Günlüğü” adında iki günlük tutuyor. Bu iki karakter apartmana yeni taşınan bir Japon beyefendisi olan Kakuro Ozu gelene kadar Renée’nin deyişiyle iki ruh eşi aynı çatı altında birbirlerinden teğet bir yaşam sürüyor. Çünkü sınıf kavramı o kadar keskin ki, birbirlerini ancak bu şekilde bir aracı sayesinde tanıma imkânı buluyorlar. Kakuro diğer apartman sakinlerinin aksine Renée ve Paloma’yı fark ediyor ve onları bir araya getiriyor. Ozu sayesinde yaş, sosyal sınıf, bariyerleri ortadan kalkıyor ve Renée ile Palome arasındaki arkadaşlık gittikçe ilerlemeye başlıyor. Palome Renée için: “Madam Michel’de (Renée) kirpinin zarafeti var: Dışarıdan dikenlerle zırhlı tam bir kale ama bence içinde kirpiler kadar doğrudan bir rafinelik var. Onlar haksız yere duyarsız, uyuşuk görülen, şiddetli oranda yalnız ve korkunç bir şekilde zarif hayvanlar.” diyor ve kitabın adı da buradan geliyor. Renée ile Palome arasındaki arkadaşlık o kadar ilerliyor ki Renée Paloma’ya kardeşi Lisette’nin hüzün hikâyesini bile anlatıyor. Paloma, bu hazin hikâyeden yola çıkarak yaşamaya değer şeyi bulur. İlerleyen günlerde Renée kabuğundan sıyrılarak adeta yeni bir insana dönüşür. Fakat kitabın sonunda Renée sokakta yaşayan bir dostuna yardım edebilmek için peşinden koşarken kuru temizleme kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybeder. Palome, Renée’ ye şöyle seslenir: “Korkmayın Renée, intihar etmeyeceğim. Hiçbir şeyi de yakmayacağım. Çünkü sizin için, bundan böyle asla’daki her zaman’ların peşinden koşacağım. Bu dünyadaki güzelliğin.” Okuduğum bu kitap güzel bir başucu kitabı oldu diyebilirim. Eser, beni çoğu zaman gülümsetti bunun yanında fazlasıyla düşündürdü de. Kirpinin Zarafeti, edebi eserlere, yazarlarına ve felsefi görüşlere yaptığı göndermelerle bizden belli bir kültürel birikim istiyor. Bu bakımdan hem yeni bilgiler öğreniyor hem de bildiklerimizi tazeleme imkânı buluyoruz. Dokunaklı sonuyla beraber insan; yaşamı, yaşamın anlamını sorgulamaya geçiyor. Yaşam çok kısa ve şu an olduğun kişi ile olmak istediğin kişi arasında çok fark varsa bir an önce harekete geçmelisin diyor yazar bizlere. Hayatta tam olarak kim olacağımızı ve ne konumda olacağımızı biz seçmeliyiz. Bize uygun görülen hayatı değil, kendi uygun gördüğümüz hayatı yaşamalıyız. Bunun yanında yazar toplumda var olan ve her geçen gün baskısını üzerimizde daha fazla hissettiğimiz ön yargı, etiket gibi kavramlara da değiniyor. Çoğumuz maalesef insanları sahip oldukları statülere, kıyafetlerine ya da tiplerine göre yargılıyoruz. Bir doktora, avukata ya da öğretmene gösterdiğimiz tavır ile bir kapıcıya, çöpçüye gösterdiğimiz tavır aynı olmuyor ne yazık ki. Muhatabımızı tanımadan çok kolay yargılayabiliyoruz. Hâlbuki tipi, statüsü, konumu, kariyeri ne olursa olsun karşımızdakinin ne derinlikte biri olduğunu bilmemiz mümkün değil. Yazar yarattığı karakterlerle bu tutumun ne kadar yanlış olduğunu gösterirken bizi de düşünmeye ve buna bir son vermeye teşvik ediyor.
Kirpinin Zarafeti
Kirpinin ZarafetiMuriel Barbery · Kırmızı Kedi Yayınları · 20207,6bin okunma
·
97 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.