Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

672 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
𝕳𝖔𝖗 𝖐𝖚𝖑𝖑𝖆𝖓𝖉ı𝖐, 𝖐ı𝖞𝖒𝖊𝖙 𝖇𝖎𝖑𝖒𝖊𝖉𝖎𝖐, 𝖍𝖆𝖞𝖛𝖆𝖓𝖑𝖆𝖗ı 𝖐𝖆𝖙𝖑𝖊𝖙𝖙𝖎𝖐, 𝖆𝖌𝖆𝖈𝖑𝖆𝖗ı 𝖐𝖊𝖘𝖙𝖎𝖐, 𝖇𝖚𝖟𝖚𝖑𝖑𝖆𝖗ı 𝖊𝖗𝖎𝖙𝖙𝖎𝖐. 𝕾𝖆𝖉𝖊𝖈𝖊 𝖞𝖆𝖕𝖆𝖇𝖎𝖑𝖉𝖎𝖌𝖎𝖒𝖎𝖟 𝖎𝖈𝖎𝖓. "Lordlar ve Varisler", N. G. Kabal'ın gerçekten en büyük beklentiyle başladığım kitabı oldu sanırım ve diğer kitaplarının aksine beni hayal kırıklığına da uğratmadı. Kitabımız "Hepimiz Gökyüzü Olmak İstedik" adlı gençlik-fantastik serisinin ilki. Wattpad üzerinde yazılmaya başlanıp kitap halinde basılarak serüveni hala devam ediyor. Ve şimdiye kadar okuduğum en iyi Wattpad kitabı diyebilirim. Ön yargılarınızı yıkmak istiyorsanız o kitap, bu kitap. Kısaca konusundan ve kurgusundan bahsederek devam edeyim. Bana kalırsa sıradan bir fantastik kurguya yazar öyle şeyler eklemiş ki oldukça orijinal ve kendinizi içinde hissedeceğiniz bir evren ortaya çıkmış. Anakarakterimiz Salda Gölü yakınlarında yaşayan sıradan bir mimarlık öğrencisi. Ama yaşadığı zamanlar hiç de öyle değil. Çünkü gezegenler yan yana diziliyor, gökyüzü kendi şarkısını yazıyor, hemen herkes alfin denilen büyülü insanları ve onların dünyaya yüz yıl sonra yeniden gelerek birilerini kaçıracağını konuşuyor. Nova ise bunlara innamıyor. En yakın arkadaşı Ayzer ise alfinlere ve astrolojiye çok meraklı. Alfinlerin gerçekten de dünyaya gelip de bazı kişileri kendi diyarlarına -ki buna Ayzer ve Nova da dahil- kaçırmalarıyla olaylar başlıyor. Alfinlerin Elemental adlı evrenleri dört elementin krallıklarından oluşuyor. Her krallığın bir lordu var ve lordlardan biri de tüm Elemental'in kralı oluyor ki bu zamanda bu Toprak Lordu Amon. Buraya kadar Elemental size sıradan gelebilir ama dört elemente insanların ayrılması burçlara göre gerçekleşiyor. Ki bunu okurken bu nasıl daha önce kimsenin aklına gelip de yazılmadı diye çok düşündüm. Neyse, su krallığı bundan yüz yıl önce yıkılmış ve lordları da öldürülmüş. Nova tabii ki de su krallığından çıkıyor ama doğum tarihini farklı söylediğinden ve herkesin yüzünde çıkan ve burcunu söyleyen sigilin onda engellenmiş olmasından dolayı bir süre kendini başka krallıktanmış gibi gösterebiliyor. Bu sırada bu toplanan gençlerin arasında da varislerin olduğu söyleniyor. Varisler de her krallığın bir tane oluyor ve lordlarla varisler tüm Elemental'in en güçlü kişileriler, genelde evlenip birlikte krallıklarını güçlendiriyorlar. Zaten tüm bu detaylar oldukça mantıklı ve akla yatan bir şekilde kitap boyunca size açıklanıyor ve ben bunu çok sevdim. Yani fantastik evren sağlam bir zemin üzerine oturmuştu. Sonra yakın bir zamanda Nova'nın su ve Ayzer'in de toprak varisi olduğunu öğreniyoruz ve işler asıl bundan sonra kızışıyor. Çünkü dışlanan, deli muamelesi gören, hoş görülen, kimsesiz, krallıksız su varisi oluyor Nova. Konusundan sonra karakterlerine değinmek istiyorum. Nova'ya ya da hepsine ayılıp bayıldığımı söyleyemem ama hepsi olması gerektiği gibiydi. Bu sırada birkaçına gerçekten ayılıp bayıldım. Her karakterin kendince gizemleri ve sırları oluşunu sevdim. Yazar beni hem kurgudaki parçalarla hem de karakterlerle şaşırtıp ilgimi ve sevgimi kazanmayı başardı. Yazar demişken Kabal'ın dilini de zaten seviyorum bu kitapta da gayet iyiydi. Hem fantastiğe ya da kitaplara yeni başlayanlar için sadeydi hem de zaten tecrübeli okuyucuların sıkılmadan okuyacağı biçimdeydi. Gelelim bana kalırsa eksik kısımlara. Ama bundan önce şunu söyleyeyim, normalde bu kadar şey varken daha düşük bir puan verirdim belki ama kurgunun genel gidişatı ve birakç karaktet, yazarın alttan alttan verdiği ama sırıtmayan mesajlar o kadar hoşuma gitti ve kitap kendini öyle iyi okuttu ki hakkını vermek istedim. Ayrıca Türkçe isimler, yerler ve Türk mitolojisinden de parçalar görmek çok hoştu. Farklı yaratıklar da kitaba ayrı bir hava katmış. Bilmece tarzındaki kısma ve şarkılaraysa bayıldım. Kesinlikle büyük bir yaratıcılık ve hayal gücüyle yazılmış bir kitaptı, yiğidi öldür ama hakkını yeme. Öncelikle kitabın bazı kısımları Sarah J. Maas'ın "Dikenler ve Güller Sarayı"yla paralellik gösteriyordu. Ve burada şu an diyeceklerim her iki kitap için de ufak tefek SPOILERa girebilir. Rhysand yerine Daren'i, Feyre yerine de Nova'yı koymak çok kolay. Gelin size açıklayayım -ki bunu bir incelemede daha gördüm ve dedim ki, iyi bari yalnız değilmişim. Nova, Daren'i baştan hiç sevmiyor hatta onu bilmiş ve kötülüğün başı ilan ediyor, aynı DVGS'deki gibi. Daren, Rhysand gibi her şeyi dalgaya vuruyor ve belaltı espriler yapıyor ama aslında öyle biri değil. Daren yaptığı büyünün yansıması olarak Nova'da dövme tarzında bir iz bırakıyor. Daren Karanlığın Lordu, Geceyarısı Lordu tarzında adlar alıyor Rhysand da geceyarısı lorduydu, Elemental'in en güçlü lordu, Rhysand gibi korkulan, yüzlerce yaşında ama genç görünümlü, hatta siyah saçları bile Rhysand'la aynı. Nova farkında olmasa da ona iyilik yapıyor, onu sevse de bunu ondan gizliyor. Nova da hem biraz deli hem halkı için çabalıyor hem de önce ben diyor. Arın'dan hoşlanıyor gibi, Feyre de Tamlin'den hoşlanmıştı baştan. Nova ve Daren farklı krallıkların önemli kişileri. Yine lordluklar var. Hatta Amon'un Nova'yı çamurlu çukura, Cehennem köpeğinin yanına attığı sahne bile bana Feyre'nin çamurlara atıldığı ve dev solucandan kaçtığı kısımları hatırlattı. Yukarıdan herkesin olan biteni izlemesi ve Daren'in ona laf atması, böyle düşününce iki kitabı da okuyan birine paralel evrenler gibi geliyor. Daren'in halkına karşı kötü olduğu, kötü bir yönetici olduğunun konuşulması... Herkesin aşırı yakışıklı ya da güzel oluşu... Düşündükçe DVGS'na daha çok benzetiyorum. Bu kadar benzerlik biraz çalıntıya girebilecek gibi ama yazarın o seriyi okuyup okumadığını, etkisinde kalıp kalmadığını bilmiyoruz tabii. Orada Rhysand'ı nasıl sevdiysem burada da Daren'ı öyle sevdim, yani yazar amacına ulaştı. Bir diğer sorun halk burçlara göre ayrılıyorsa yeni doğanlar direkt krallıktan mı çıkıyor noluyor? Suya hükmedemeyen krallıklar büyüyle nasıl suyu temin ediyor? Varisler dünyaya salındıysa ateş varisi niye öyle olmadı? Ama tüm bu soruların üstündeki diğer sorulara yazarın cevabı olmuş ve ben bunu çok sevdim. Ayrıca seride neler olacağı için kesin böyle, gibisinden bir tahminim de yok ve bu beni aşırı mutlu ediyor. Genel anlamda gençlik-fantastiklerini sevenlere, dört element ve büyüyle ilgili kitaplar arayanlara, N. G. Kabal hayranlarına, çerezlik değil ama akıcı bir kitap ve sağlam bir kurgu arayanlara tavsiye ederim. Bu kitabı sevenlereyse "Dikenler ve Güller Sarayı" serisini öneririm -bu kitabın aksine o seri +18'di yalnız. Ayrıca belirtmeden edemeyeceğim ki kapak çizimlerini çok sevdim, özellikle de ikinci kitabınkini. Böyle kapaklar görmek güzel. Ama kitabın içindeki yazım hataları ve anlatım bozuklukları keşke hiç olmasaydı. Ve de tabii ki team Daren...
Lordlar ve Varisler
Lordlar ve VarislerN. G. Kabal · Martı Yayınları · 20217,3bin okunma
·
281 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.