Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Mobbing Bank Diyor ki;
Yaşam Pahalılığı Krizi Yaşam pahalılığı bir piyasa önceliği krizidir. Kişi başına 3000 kalori gıdanın üretildiği bir dünyada gıda krizi var demek bir algı operasyonudur. Sekiz milyar insanın yarışı açlık yaşıyor ve bir o kadarı da aç kalmamak için dayanmaya çalışıyor ise bunun başka türlü bir izahı olmalı. Gıda üzerinden kaynaklar üretim ile piyasa ve piyasa ile tüketim arasında eriliyor. Kim eritiyor? Kim eriyor? Küresel bağlantısı olmayan tüm üreticilerin üretim gücü ile tüm tüketicilerin tüketim gücü yok ediliyor. Piyasa nedir? Piyasa kâra odaklı para ve güç çoklamak amaçlı plan demektir. Devlet halk yararına planlama yapmak için vardır. Devlet planlama teşkilatı ise kapatılmıştır. Bütün bunları üst üste koyduğumuz zaman kime nasıl hizmet eder hale geldiğimizi ve getirenleri görmek mümkündür. Salçayı yüksek fiyata satın alan domatesi komisyoncular kazansın diye ihraç ediyor. Salçayı da holding şirketleri paketleyip satıyor. Öncelikli kendi ihtiyacını düşünmeyen toplumlar sömürgeci sermayenin kârını artırmak ve doyurmanın planlarının bir parçası olmaktan kurtulabilir mi? Yaşamı pahalı hale getiren sebep budur. Satın alma gücü bilinçli bir şekilde ithalata, borca, üretimi ve tüketimi tekelinde bulunduran güçlere toplumu bağımlı hale getirilmek yoluyla eritilmektedir. Sermayeyi daha güçlü yaparsak bu krizden çıkarız bir dayatmadır. Sermaye yararına her türlü destek veren zihniyet halk düşmanlığıdır. Devlet yok şirketler var diyen bir zihniyete bu cüreti verenler onların esidir. Para, gıda, enerji ve yönetim gücü ulusun aleyhine güçlerin eline geçmiştir. Halk kendi aleyhine olan yapılara müşteri yapılmıştır. Herkes için zengin olması gereken tek yer devlettir. Bunun çaresi üretim ve hizmet araçlarının tamamını kamulaştırma yoluyla halka geri vermek ve patronu halkın kendisi yapmakdır. Üreterek alın teri ile kazandığı kendi cebinde kalmayan toplumlar yaşamını sürdüremezler. Bu toprakların tüm kaynakları bu topraklarda yaşayan ve yurttaş bağı ile devletine sahip çıkan insanlara aittir. Küresel ve yerli işbirlikçi şirketlere ait değildir. Piyasa denen liberal sömürü düzeni iflas etmiştir. Mustafa Kemal Atatürk'ün kamu ekonomisi modeli tek çaredir. ] Önder KARAÇAY [
İkinci Adam YayınlarıKitabı okudu
·1 alıntı·
43 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.