İnsanoğlu yıllar önce dünya yaşanmaz hale gelince yer altından yaşamaya başlar. Bu yerleşkelerden biride On Bir'dir. En altta paydalar, onun üstünde aşağı ortalılar, yukarı ortalılar ve en üstte ise seçkinler yaşamaktadır. Seçkinler katı düzenli, temiz aynı zamanda da yönetimin yaşadığı kattır. Aşağı katlarda ise her gün kaos ve ölüm hakimdir. Aşağı ortada yaşayan Eve bir dövüşcüdür. Okulu bittiği için o ve arkadaşları artık meslek seçmek zorundadırlar. Ancak Eve, arkadaşları gibi burada kalıp nefret ettiği yönetime hizmet etmek istemez. Yıllar önce ailesi ile yaşadığı trajedi sonucu genç kızın tek istediği yerleşke On Bir'den kaçmak ve özgür olmaktadır. Stadyumdaki dövüşlerinden birinde hiç beklemediği birşey olur. Eve'in rakibi bir seçkindir. Nefret ettiği üst tabakadan biriyle karşılaşan genç kız çok geçmeden Wren'in diğerlerinden farklı olduğunu anlar. Yeryüzünde yaşamın olmadığı, güneşin dışarı çıkan herkesi anında öldürdüğü söylensede Eve, planını çoktan yapmıştır. Arkadaşları ve ailesinden herşeyi gizler ancak hayatında planlarını gizleyemediği biri vardır artık. Güneşi, gökyüzünü, ağaçları sadece kitaplarda gören, gerçek havayı hiç solumayan bir nesil düşünün. Yeraltında küçücük hücrelerde pislik içinde ve sürekli ölüm ile burun buruna yaşayan insanlar. Kulağa ne kadar korkunç geliyorsa okurkende o kadar nefesim kesilerek okudum. Ben distopik kitapları okurken hep bu duyguyu hissediyorum. Kesinlikle seriye harika bir başlangıç oldu. Adeta bir film "Platform, Labirent" izliyormuş gibi okuyorsunuz, devamı biran önce çıkar umarım. Türü sevenler ve bu tarzı okumaya başlayacak olanlar için mükemmel bir kitap, şiddetle tavsiye ediyorum.

On Bir’den KaçışJerri Chisholm · Olimpos Yayınları · 0116 okunma

·

41 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Gül OKUTAN