İki kitaptan oluşan bu eserin ilk bölümde Kudret Yanardağ'ın yolu Ç. ilçesine düşer. İlçe halkı kim olduğunu bilmediği ancak halinden ve giyimden büyük bir mertebe adamı olduğunu düşündükleri bu adamın Ankara'dan teftiş için geldiğini düşünerek bu adama karşı hürmette ve saygıda kusur etmezler. Şehri dilediği gibi teftiş ettiğini görüntüsüne veren ve halka yüksek mevkiden nutuklar atan dalavereci bu adamın hikayesi ile döneme ışık tutan Orhan Kemal bir ilçede olanlar üzerinden halkın nasıl sıkıntılar çektiğini, şehrin sorunları ile kimselerin ilgilenmediğini, halkın sesini kimsenin duymamasını eleştirerek o dönemin ülke genelinde nelerin yaşandığına halkın gözünden bakmamızı sağlıyor. İkinci kitap olan Üçkağıtçı ise eserin devamı niteliğinde.. Gerçekte müfettiş olmadığı ve bir dolandırıcı olduğu anlaşılan Kudret Yanardağ tevkif edilerek suçu işlediği Ç. ilçesine gönderiliyor. Halk kendisine karşı bu oyunu oynayan adama karşı öfkesini çıkarmak istese de Arabacı Kel Mıstık'ın yaşanılan tüm bu olayların devlet tarafından kurgulandığını ve adamın müfettişliğine gizliden gizliye devam edeceği haberini yayıp halkın düşüncesini ve fikrini müfettişler müfettişi lehine çevirir. Bu haber üzerine halk bu adama karşı görülmemiş bir sevgi ve saygı göstermeye başlar. Bu işi lehine kullanmayı düşünen Kudret ise tepen yine atıp tutmaya başlayarak işi iyice ilerletir ve mebusluk hayalleri kurarak bambaşka bir hayata geçme gayesine girer. Bu romanda ise Orhan Kemal siyasetin halk nazarında ne olduğunu, halkın basit söylemler ile galeyana geldiğini göstererek dönemin siyasi hayatının arka yüzüne vurgu yapar, dün vurgusunun halk nazarında ne olduğunu yine halkın gözünden detaylı olarak anlatır.

Müfettişler Müfettişi - ÜçkâğıtçıOrhan Kemal · Everest Yayınları · 202041 okunma

·

37 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Çağatay Temir