Gönderi
“Bir Çift Yürek”Amerikalı Doktor Marlo Morgan’ın Avustralya’da Aborjinlerle iki ay boyunca çölde yaşadığı anılarından oluşan bir derleme.
Beyaz adamların gittikleri her kıtada ihtirasları uğruna o kıtaları talan ettiklerinde Aborjinlerde bu talandan nasibini alır ne yazık ki.
Doğal yaşam alanları beyaz adamlar tarafından ele geçirilen Aborjinler, modern yaşamın içerisinde sistematik biçimde değersizleştirilir. Marlo Morgan bu değersizliği fark eder ve Abojinleri üretime katmaya çabalar. Aborjinlerde yardımsever doktoru aralarına kabul ederler. Onların yaşamlarına dahil olur. Aborjinlerin hayatını tanıdıkça 50 yaşına kadar doğru bildiği yaşam tarzı ters yüz olur.
Çöllerde yaşayan bu insanların yerleşik hayatları yoktur. Mümkün olduğunca eşya biriktirmezler. Doğayı tahrip etmezler, Doğadan ihtiyaçları kadarını alırlar.Maddeci yaşamları yoktur. İhtirasları yoktur. İhtirasın olmadığı yerde huzurlu bir yaşam vardır ve tamda bu anda insanlar seçimlerini sakin ve bilgelikle yapmayı öğrenmişlerdir.
Rekabet yoktur. Çocukları yarıştırmazlar. Spor eğlence amaçlıdır. Galibi olmaz. Herkes hayatı öğrenmek zorundadır. Herkes günü geldiğinde kabilenin lideridir. Grupta önde olma çabası yada geride bırakma yoktur. Kibirlenme yoktur.
Hayatı, doğayı okuyarak çıkartılmış tecrübelerle yaşarlar. Herkes becerilerine göre takdir görür ve becerilerini geliştirmek için önü açıktır. Kimsenin zayıf tarafı yoktur. Kimse hayatta değersiz değildir. Herkesin hayatta bir yeri vardır.Hiç kimse işe yaramayacak kadar yaşlanmaz.
Evrende her şeyin bir amacına inanırlar. O yüzden her şey değerlidir. Yazılı dilleri yoktur. Çünkü yazılı kültürün belleği yok ettiğine inanırlar. Eğer sürekli araştırma yapılırsa belleğin güçlendiğine inanırlar.
Aborjinlerden öğrendiklerinden, İnsanın kendini bağışlamasını, kendini yargılamamasına ama geçmişten ders çıkarması gerektiğine, tecrübe ve yetenekleri artan insanlar için kutlama yapılarak yeteneklerinin geliştirmesi için teşvik edilmesi dersini çıkarır yazar.
Doğada hiçbir şeyin yok olmadığını sadece değişime uğradığınını bilgeliği ile yaşar Aborjinler. Savaşmak yaşam felsefelerinde yoktur ve Asla cana kıymazlar.
Aborjinlerde, birilerine yardım etmek su ve yiyecek vermek önemli değildir. Yardım edilen kişide önemli değildir. Önemli olan sevgi ile verme anında deneyimlenen duygudur.
Fiziksel sağlığı iyileştirmek için her insanın içinde var olan ve yaralanan ruh sağlığını iyileştirmek gerekir.
Tanrısal birliğin her şeyi görüp yargıladığı düşünceleri yoktur.Tanrısal birliğin, varlıkların niyetlerini ve duygularını hissettiklerine inanırlar. Tanrısal birliğin, insanların ne yaptıklarına yada neden yaptıklarına ilgilendiğini düşünmezler.
Bir’lik; tüm evrende özdür yaratıcılıktır, saflıktır,sevgidir,enerjidir ve sınırsızdır.
Bilimadamları, Aborjinlerin 50.000 yıldır bu yaşam tarzları hiç bozulmadan Avustralya’da yaşadıklarını söylüyorlar.
Aslında insanlar kaybettiklerini bulmaya çalışmıyor mu ?
Platon yaklaşık 2400 yıl evvel bu soruyu sormuştu.
Bulmaya çalıştıklarımız Aborjinlerin yada benzer yaşamlar süren Kızılderililerin yaşamlarında gizli değimli ?
·
6 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.