İspanya İç Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı
George Orwell, siyasi ve sosyal görüşlerini önemli ölçüde şekillendiren çalkantılı bir dönemde yaşadı. Hayatı, I. Dünya Savaşı (1914–18), İspanya İç Savaşı (1936–39) ve II. Dünya Savaşı (1939–45) dahil olmak üzere üç Avrupa savaşının seyrini kapsıyordu. Bu etkiler yazısını ve siyasi konumunu şekillendirdi. "Neden Yazıyorum" da sosyal demokrasinin savunucusu olduğunu belirtiyor. Sosyal demokrasi, mal ve hizmetlerin üretimi, dağıtımı ve mübadelesinin bir bütün olarak topluluğa ait olması gerektiğini ileri süren bir hükümet sistemidir. Bununla birlikte, bireyin gelişimini ve refahını da destekler. Orwell faşizmin düşmanıydı. Faşizm, tek parti diktatörlüğü tarafından yönetilen bir hükümet biçimidir. Bu hükümet sistemlerine karşı hisleri, çalışmalarına açıkça yansımıştır. Küresel çatışma bağlamı ve Orwell'in hastalıkla kişisel mücadelesi, bu makaleyi yazan Orwell'i şekillendirdi.
Orwell defalarca İspanya İç Savaşı'nı siyaseti ve yazılarının yönü üzerindeki başlıca etki olarak gösterdi. İspanya İç Savaşı, II. Dünya Savaşı'nın "kostümlü provası" olarak anılmıştır. "Neden Yazıyorum", savaşın sona ermesinden birkaç yıl sonra 1946'da yayınlandı ve Orwell'in İspanyol Cumhuriyet ordusu için bir asker olarak deneyimi bir etki olarak kaldı. Bir asker olmakla ilgili tüm açıklamaları, Katalonya'ya Saygı'da (1938) kronikleştirilmiştir.
Orwell'in Marksist parti ve Marksizm ile yaşadığı deneyimler, onun komünizme bir siyasi teori olarak bakışını etkiledi. Marksizm, adını 
Karl Marx'tan (1818-83) alan sosyal, politik ve ekonomik bir felsefedir. Kapitalizmi emek, üretkenlik ve ekonomik gelişme konusunda destekliyor ve işçilerin demokrasiyi komünizm lehine çevirmesi gerektiğini iddia ediyor. Komünizm, bireysel olarak insanların toprağa, fabrikalara veya makinelere sahip olmaması gerektiği inancıdır. Bunun yerine, hükümet veya topluluk bu şeylere sahip olmalıdır. Komünist bir toplumda herkesin yarattığı serveti paylaşması gerekir. Komünist bir sistem ideal olarak insanları önemsiyor olsa da, pratikte yozlaştığı kanıtlanabilecek bir teoridir. Bu görüş 
Hayvan Çiftliği'nde (1945) ifade edilmiştir.
Orwell'in İngiliz Hindistan'ında polis memuru olarak çalışması, emperyalizm ve kontrol hakkındaki düşüncelerini etkiledi. Emperyalizm, güçlü ülkelerin otoritelerini kendi sınırlarının ötesine genişletmeye çalıştıkları bir yönetim biçimidir. Orwell'in bu konulara ilişkin inançları en çok 
1984 (1949) ve 
Burma Günleri'de (1934) belirgindir.
Makale yayınlandığı sırada Avrupa ciddi bir kargaşa içindeydi ve Orwell, onu yazmaya motive eden siyasi etkilerin altını çiziyor. İkinci Dünya Savaşı, Batı Avrupa'nın çoğunu yeni bitirmiş ve harap etmişti. Bu gerçekler, "Neden Yazıyorum"u bağlama oturtmak için büyük önem taşıyor çünkü Orwell, siyasi etki kaynağı olma dürtüsünden bahsediyor. Orwell, Neden Yazıyorum'da yazarların dört motivasyonundan biri olarak "siyasi amaç"tan bahsediyor ve yazdığı yazı, bunun kariyerinin en önemli motivasyonu olduğunu öne sürüyor. "Diğer insanların peşinden koşmaları gereken toplum türü hakkındaki fikirlerini değiştirmek için dünyayı belirli bir yöne itme arzusunu" tanımlıyor. Orwell, "hiçbir kitabın gerçekten siyasi önyargılardan arınmış olmadığını" iddia ediyor.
Keder ve İyileşme
George Orwell, hayatının büyük bir bölümünde sağlık sorunları yaşadı. Kendi sağlık sorunlarına ek olarak, Orwell'in hayatına, özellikle makalesini yazdığı sırada kişisel trajedi ve keder damgasını vurdu. Karısı Eileen Blair (1905–45) 1945'te histerektomi için anestezi altındayken öldü ve Orwell 1946'nın başlarında ciddi bir tüberküloz kanaması geçirdi. Kız kardeşi böbrek hastalığından öldü.
Trajedilerden sonra Orwell teselli ve kaçış aradı. Londra, İngiltere'nin edebi hayatını terk etti ve Batı İskoçya'nın İç Hebrides'indeki Jura Adası'na taşındı. Orwell, ücra bir çiftlik evi ve melankolik ve kaba bir arazide bir ileri karakol olan Barnhill'de kaldı. Orwell burayı "son derece ulaşılamaz bir yerde" olarak tanımladı. Orwell, doğası gereği büyük ölçüde politik olan edebiyat dergileri için sık sık denemeler ve makaleler yazmaya devam etti. Ayrıca son eseri olacak olan 1984 (1949) romanı üzerinde çalışmaya başladı.
Jura'ya taşınma, II. Dünya Savaşı'nın (1939-45) ve Blitz'in ya da 1940 ve 1941'deki Londra bombalama kampanyasının kaosundan sonra Orwell için özellikle hoş karşılandı. Dünya Savaşı'nın yıkımı... Orwell, kendi ölümlülüğü ile birlikte karısının ve kız kardeşinin ölümleriyle karşı karşıya kaldı. Bir yazar olarak hayatını yansıtan bir makale olarak "Neden Yazıyorum" yazmaya koyuldu.
Hayvan Çiftliği Kabulü
Hayvan Çiftliği, Ağustos 1945'te Birleşik Krallık'ta yayınlandı ve karışık eleştiriler aldı. Bazı gazeteler bunu alegorik doğası nedeniyle sıkıcı veya aşırı yapmacık bularak reddetse de, The Guardian da dahil olmak üzere diğerleri onu bugün kabul edilen bir zafer olarak selamladı ve "birkaç kişinin çoğunluğun yönetimine dair nefis mizahi ve yakıcı bir hiciv" olarak nitelendirdi. Ticari başarı Orwell'i takip etti ve zamanının en ünlü yazarlarından biri haline getirdi. Bir edebiyat harikası olarak konumu sağlamlaştıktan sonra, birçok edebiyat dergisi ve yayını onu aradı. Makalesi, orijinal olarak "Neden Yazıyorum"u yayınlayan kısa ömürlü dergi Gangrel için büyük bir başarıydı.
Sovyetler Birliği ile Amerika Birleşik Devletleri ve Birleşik Krallık da dahil olmak üzere Batı'nın demokratik güçleri arasındaki genişletilmiş jeopolitik gerilim olan Soğuk Savaş'ın sona ermesinden ve Orwell'in ölümünden yaklaşık 40 yıl sonra Berlin Duvarı'nın yıkılmasından bu yana, küresel dalga komünizme şiddetle karşı çıktı. Hayvan Çiftliği'ın eskimeyen popülaritesi hızla arttı. Kitap şu anda dokuz milyondan fazla kopya sattı.
·
44 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.