Gönderi

144 syf.
6/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Adıyla merakımı uyandıran, ilk sayfalarındaki absürt diyaloglarıyla tebessüm ettiren, romandan ziyade skeç havası vererek ilerleyen bölümleriyle giderek beklentimin aşağısında kalan bir kitap oldu İntihar Dükkanı ama buna karşın farklı bir şeyler okumak isteyen okurlar için tercih edilebilecek bir kitap olduğunu düşünüyorum İntihar Dükkanı'nın. Kitapta intihar için gerekli eşyaların satıldığı gerçek hayatta eşine rastlanmayacak bir dükkan sahibi aile ele alınır. Karı koca işine o kadar kendini kaptırmıştır ki çocuklarına intihar eden ünlülerin isimlerini (örn: Marliyn) koymuşlar. Yalnız küçük çocukları Alan, ailenin geri kalanından ayrıksı bir yapıya sahiptir: hayat dolu ve iyimser. Normalde her ailenin çocuklarında bulunmasını isteyeceği bu gibi özellikler bu aile için olumsuz manaya gelir. En çok da ailenin Alan'a verdikleri tepkiler beni güldürdü. Ancak yazarın bir komedyen olması espri kalitesini yukarı çekse de bölümler arasındaki bağın zayıf kalmasına neden olarak okudukça sitcom izliyorum hissi uyandırdı. Her ne kadar sitcom izlemeyi sevsem de okumayı sevmem. Taş yerinde ağırdır. Gelelim intihar konusuna... İntiharla ilgili romanlar ve filmler hep ilgimi çeker. Bir insanın hayatına kendi kararıyla son vermesi, bir sirkte herkes cambaza dikkat kesilmişken başka yöne dikkatle bakan birini çağrıştırır. Ayrıksı olmak, daha doğru ifadeyle hayatta askıda kalmak. Hayatını zaten bir ipte yürümeye çalışır gibi yaşarken cambazdan sana ne ki? İntiharın de birçok türü var: kimisi yardım çığlığıdır aslında kimisi dayanılmaz acılardan kurtulmak için denenen son seçenek kimisi toplumsal sorunların bardağı taşırarak geleceğin pusla kaplanmasının verdiği yoğun çaresizlik hissinin neticesi kimisi uzun zamandır çekilen psikolojik rahatsızlığın ihtimal dahilindeki tezahürleri kimisi ise sadece 'ben artık bu ipte yürümek istemiyorum,' demek... İntihar anormal veya doğal olmayan bir eylem midir? Net bir cevabım yok. Genellikle buna evet yanıtı verilir çünkü yaşama içgüdüsü temeldir ve insan üzerinde en etkin güçtür. İntihar ise bu güce karşı mukavemet gösterilmesidir. İşte bu gücün mahiyeti tartışmanın odak noktasıdır ve çoğunlukla buna getirilen açıklamalar ve yapılan tespitlerle anormal veya doğal olmadığı sonucuna varılır: ortada çözülmesi gerekilen psikolojik rahatsızlık söz konusudur. Geçen günlerde izlediğim bir videoda bir psikiyatrist, hiç kimsenin boğularak intihar edemeyeceğini çünkü refleks olarak buna mani olunacağını, haliyle intiharın anormal veya doğa dışı olduğunu söylemişti. Peşinden de Jack London'ın meşhur romanının sonunda intihar eden Martin Eden'in denizin diplerine doğru giderken son anda elini kaldırdığını ve romanın böyle bittiğini söylemiş, burada yazarın yaşama içgüdüsünü çok iyi kavradığının altını çizmişti. Martin Eden son anda yaşamak istemiş, ve belki de su yüzüne çıkmayı da başarmıştır. Bana kalırsa akıl faktörü ya çok göz ardı ediliyor ya da tam manasıyla bir yere konulamıyor, zira insan aklı, evrimin yönüne etki edecek kadar güçlü ve bu açıdan tam manasıyla normal veya doğal değil, haliyle en büyük gücümüz olan akıl aynı zamanda düşmanımız da, çünkü yaşam içgüdümüze karşı mukavemeti en çok olan unsurumuz. Yazının sonuna geldiğime göre bu konuda adet olduğu üzere kamu spotu verelim: intihar etmeyelim, her zaman umut vardır vs. Keyifli okumalar..
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207bin okunma
··
1.201 görüntüleme
Mustafa A. okurunun profil resmi
Kitabın adı çok ilgi çekici, konusu da çok farklıymış. Ben intihar eden insanlara çok üzülüyorum. Yakın çevremizde böyle bir haber alınca şok geçiriyorum adeta. Nasıl bir çaresizlik ve umutsuzluk... Gitmek ya da kalmak gibi bir tercih meselesi değil bu. Yaşamak ya da ölmeyi seçiyorsun. Belki de bazıları her gün yaşamayı seçiyor. Dediğin gibi her zaman umut vardır. Ellerine sağlık.
Kaan okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Mustafa Abi. Gerçekten intihar haberi duyunca bende de yoğun bir çaresizlik peydah oluyor. Çok zor bir konu.
1 sonraki yanıtı göster
Diyet ödemeyin diyet yapın okurunun profil resmi
#187870520 ya zaten şurada yaşacağımız ne kadar zaman var ki... Hayat çok kısa gerçekten çok. Daha da kısaltmanın anlamı yok bence :) bu kısa hayatı renklendirmek gerek :)
Kaan okurunun profil resmi
Bilhassa bu mevsimde renklendirmeye çok ihtiyaç var denilebilir :)
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.