Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

88 syf.
10/10 puan verdi
"Yalnızlığı temize çekiyorum."
"Sana yazıyorum ya, içimde umutsuz bir güzellik. Her şeye yeniden inanıyorum." İçimi temize çekmeye en güzel alıntılardan biriyle başlayım. Bu zamanda, yaşadığımız bu ruhsuz, sevgisiz, merhametsiz, vicdansız bir çağda hâlâ yaşama gücü bulabiliyorsak, bir şeylere, birilerine inanma, tutunma umudunu taşıdığımız için olduğunu düşünüyorum. Her gün kötü haberlerin ulaştığı, hayvanın, doğanın, kadının, çocuğun rahat nefes alamadığı bir düzende insanın kendine ait bir dünya kurup, kendi kabuğuna ister istemez çekilip, tamamen kötüğe bulaşmış bir ortamda nefes alma ortamı yaratması delirmemek için şart. Kendi kurduğumuz hayal dünyası dışında yaşamak için yapmak zorunda olduğumuz işlerden arta kalan zamanda şiire, türkülere, romanlara sığınıyoruz. Kimsenin birbirine güven duymadığı, herkesin şüphe içinde yaşadığı, sevgiden, samimiyetten uzak bir dünyadan ancak kitaplar sayesinde kaçabiliyoruz. Gerçek bir insana olan açlık ancak kurulan hayallerle bastırılabiliyor. En azından ben öyle yapıyorum. İnsanın insandan kaçtığı bir dünyaya dahil olmak istemiyorum. Bir insanın sadece iyi olduğunu düşündüğü şeyi yapmasının bile anormal bir tepkiyle karşılandığı, artık iyi bir insan tanımının müzelik bir duruma düştüğü ortamda bize kalan sadece bir umut. İnsana ve insanlığa olan inancın kaybolmadığı tek yer kitaplar kaldı. Bana dokunan kitapların bir kısmına bir şeyler karaladım. İnsan içinden geçenleri yazıya dökerek biraz olsun rahatlıyor. Şükrü Erbaş'ın okuduğum diğer kitapları gibi bu kitabı da beni çok derinden etkiledi. Sevginin, özlemin, şefkatin, umudun, umutsuzluğun, ölümün, yaşamın bütün renklerini bize bu şekilde aktarıp hayatını şiir yapan adama ne kadar minnet duysam, ne kadar teşekkür etsem az . Bu çağın yaşayan en özel yazarlarından biri ve benim için yeri çok ayrı bir insan. Acıyı bile güzelleştirebilen, sevgisizliği umuda dönüştüren, insana insan olduğu için değer veren şiirleriyle içimde kopan fırtınaları dindiren bu güzel insana ne desem eksik kalacak. Böyle bir şaire sahip olduğumuz için ne kadar övünsek az. Bir insanın da ölmeden değerini bildik diye düşünüyorum sonunda. Yazdığı şiirler kadar güzel bir ömrü olur inşallah. Kitabın sonunda kendisiyle yapılan bir söyleşiden alıntı ile bitiriyim iç dökümümü ya da iç sancımı. "Türküler, masallar, halk hikâyeleri, benim çağdaş edebiyata açılan kapılarımdır. Mazlumu anlamayı ve sevmeyi türkülerden öğrendim ben; şiirin çapağını ayıklamayı, ritim duygusunu, sesin önemini, imge kurmadaki cesareti, tevazuyu, derdini ortaya koymadaki hesapsızlığı, içtenliği sanata dönüştüren yalınlığı, duygunun simyasını, küçük hayatlar olmadığını,kendi olabilme erdemini, sözün kusursuzluğunu, acıyı iyiliğe dönüştüren dünya sevgisini, halkın ortak bilinçaltını...Bütün bunlar kimi etkilemez?" Bütün bunların etkilediği güzel insanlara sevgiler. Şiirle ve her şeye rağmen sevgiye dair umutlarınızla kalın !
Unutma Defteri
Unutma DefteriŞükrü Erbaş · Kanguru Yayınları · 2007138 okunma
·
71 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.