Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

-Aşk acısı acıların içinde en fasulyeden olanı... -Nasıl yani? -Sen anneni kaybettin mi? -Aman Allah korusun. -Değil mi? Allah korusun. Peki sana şöyle sorsaydım: Irmak seni hiç terk etti mi? Aman Allah korusun demezdin. -Hiç bir şey anlamıyorum. Fazla kaçırdın rakıyı... -Rakıyla alakası yok insanların hayatındaki insanları hep yanlış kategorize etmesiyle alakalı her şey. Ben annemi iki sene önce kaybettim. Bir gece yarısı bir gibi eve geldiğimde, salondaki kanepede sağına dönmüş yatıyordu. Otuz üç yaşıma kadar her gece eve gelmemi uyumadan bekleyen kadın ilk kez uyuyakalmıştı. Yanına gittim saçlarını kulaklarının arkasına aldım. Boynuna uzandım kokusunu çektim içime. "Anne" dedim. Uyanmadı. Elimle omzuna dokundum, "Hadi annem kalk da yerine yat" demek istedim ama annem yine uyanmadı. Sesimi yükseltip yeniden "Anne" dedim. Yine uyanmadı. Annem o günden sonra hiç uyanmadı Harun. Anlıyor musun? Her sabah yatağının yanındaki komodinin üzerindeki,babamla her ikisi de yirmi beş yaşlarındayken bir göl kenarında çektirdikleri siyah beyaz fotoğrafı avuçlarının arasına alıp, babamın yüzünün üzerinde parmaklarını bir müddet gezdirdikten sonra, "günaydın" dediği babamı elli beşinde kaybettiğimizden bu yana yüzünün güldüğüne doğru düzgün şahit olmadığım annem bir daha hiç uyanmadı. Ertesi gün onu teslim ettikten sonra toprağa, tam beş saat uzandım yanına çocukken olduğu gibi. Babam uzun yol şoförü olduğu için bazı geceler gelmezdi eve. Annemin yanında yatardım ben de. Tıpkı o günlerdeki gibi... Uzandım yanıma,benim de kulaklarıma karıncalar doldu o gün beş saat boyunca. Saçlarıma toprak bulaştı umursamadım. Harun ben annemi kaybedeli tam iki sene dört ay on yedi gün oldu. Bu iki sene dört ay on yedi gün içinde hayatıma anneme benzeyen iki kadın girdi ve hepsi bir bahane bularak gitti. -Başın sağ olsun, harbi üzüldüm ya. -Olmasın abi. Olmuyor yani. Başın sağ falan olmuyor. Beynin karıncalanıyor. Tam bir ay hayalet gibi gezdim. Evden dışarı çıkmadım. İşe de gitmedim adam akıllı. İzin almaya da tenezzül etmedim, haliyle işten de kovuldum. Peki ben bunu umursadım mı? Hayır! Söylesene bana en son bir kadına ne zaman çiçek aldın? Mesela Irmak'a... -Üç gün önce. -Ne aldın peki? -Beyaz lilium. -Niçin aldın peki? -Bilmem bir sebebi yoktu. -Süper. Peki ya annene ne zaman çiçek aldın? -Aaa, şey sanırım altı ay önce. -Niçin aldın peki? -Doğum günüydü çünkü. -Peki ona sebepsiz çiçek aldığın oldu mu? -Sanırım hayır. -Harika! -Yapma böyle kendimi suçlu hissetmeye başladım. -Hisset zaten. B*k gibi hisset kendini. Kendini dünyanın en b*ktan adamı gibi hisset. Ama dur daha bitmedi. En son ne zaman aradın Irmak'ı? -İki saat önce. -Peki anneni? -Geçen hafta. -Al işte sana b*k gibi hissetmeni sağlayacak bir sebep daha. -İyi hatırlattın, dur arayayım. -Sakın arama! -Neden ama? -Ben hatırlattım diye arama sakın. Anneler hisseder. Sakın. Hiç bir sebep yokken ara. Bir anda, öylesine ara. -Ama... -Son konuşmanızda nasıldı peki sesi? -Biraz buruktu. -Neden? Sordun mu sebebini? -Soramadım aslında, iş yerindeydim. Yetişmem gereken bir toplantı vardı. -B*k gibi değil, b*mbok hissetmene bir sebep daha var şimdi kollarının arasında sıkı sarıl ona. -Yahu benimle zorun ne? -Ben kendimi b*mbok hissediyorum çünkü. -Neden ama? -Çünkü ben sana söylediklerimin hiç birini, annem hala nefes alıp veriyorken yapmadım. Sen bari iyi bir insan olarak kal hayatta...
Eylülde çıkacak olan kitaptan alıntıdır.
··
155 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Heidi okurunun profil resmi
Evet merakla beklenen kitabı
filiz inci okurunun profil resmi
tek kelimeyle müthiş.. allah anne babalarımızı başımızdan eksik etmesin..
Heidi okurunun profil resmi
Anneler keşke ölümsüz olsa.
filiz inci okurunun profil resmi
cahilliğime bağışlayın ama sormak istiyorum bu kesit bir kitaptan mı?
filiz inci okurunun profil resmi
çok teşekkür ederim
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.