Kitabı tek seferde okudum ve oldukça beğendim, kitabı beğenmemin en önemli nedeni, çok basit bir gerçekliği oldukça sıradan bir şekilde yüzümüze vurması, bunu süslemeye çalışmamasındandır. Bu gerçeklik; insanoğlu tembel ve kayıtsızdır. Bu tembellik ve kayıtsızlık, bizi ve çevremizi bunlarla beraber medeniyetimizi değiştirmektedir. Tembellik ve kayıtsızlığın yanı sıra çenesi oldukça düşük varlıklarız. Bir çok şey üzerine düşünür konuşur ve kendimizi tembelliğe ikna eder, kayıtsızlığımızı mazur gösteririz. Yazarımız, romanda baş karaktere işte bu tembellik ve kayıtsızlık iksirini zerk etmiş, üstüne bir de düşünce gevezeliği eklenince basit gerçeklik oldukça sıradan bir halde gösterilmiştir. Karakterin, mekanın, zamanın, çevrenin hiç bir özelliği yok, hepsi oldukça basit ve sıradan. Peki neden bu kadar güzel. Çünkü bu sıradanlığın içinde, bu basitliğin içinde bir rastlantı yok, oldukça bilinçli bir dizayn söz konusu ve bu bilinçli dizayn ara sıra satır aralarında kendini oldukça ilginç ve güzel fikirlerde, bakış açılarında gösteriyor. Çok güzel bir tespit yapılıp bir durum gösterildiğinde bunun daha da detaylandırılması ve içeriğinin genişletilmesi isteği içimize doğuyor ama öyle olmuyor. Dizayn hemen devreye tembelliği ve kayıtsızlığı sokuyor ve fikir, durum, tespit bir anda pufff oluyor. Aslında tam da insanlığın tarihsel akışında olan şey, milyonlarca kişi düşünür bir kaç kişi yapar. Yapanlar aslında anormal olanlar gibi, tarih bize ne kadar da başaranların hikayesi gibi anlatılsa da, aslında olan şey bir dolu tembellik ve kayıtsızlık. Normalimiz bu sanırım. Hiçbir Şey Anlamadım da biraz öyle ama biraz da ironi gibi, sanırım anladım ama yapmadım, yattım, sadece baktım demenin tembelcesi... Şinasi TÜRMÜŞ'ü tebrik ediyorum. Bir sonraki eserini heyecanla bekleyeceğim.

Hiçbir Şey AnlamadımŞinasi Türmüş · Velespit Yayınları · 202267 okunma

··

10,2bin görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Mehmet Salih ALTIN