Gönderi

90 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 12 days
Yarın öleceğinizi bilseydiniz neler hissederdiniz?
Başlıkta böyle bir soruya yer vermek istedim çünkü kitap tam olarak bu sorunun cevabını veriyor ve o duyguları bir ayna misali yansıtıyor. Günümüzde idam cezası, varlığıyla yokluğuyla her ülkede ve toplumda tartışılmaya devam ediyor. Böyle bir konuyu idam cezasıyla karşılaşmayan birisinin bu kadar etkileyici, keskin, çarpıcı, gerçekçi bir şekilde işlemesi karşısında hayran olmamak elde değil. Victor Hugo ne denli büyük bir yazar olduğunu bu eseriyle bir kez daha göstermiş. Nasıl ki
Sefiller (2 Cilt Takım)
Sefiller (2 Cilt Takım)
'de karakterlerinin çektiği acıları, yaşadıkları dönemin şartlarını, hissettikleri duyguları kendimiz yaşamış gibi hissediyorsak bu kitapta da hakkımızda idam cezası verilmiş bir mahkum oluyor ve o dehşet verici günleri yaşıyoruz. Fakültede ceza hukuku hocamız
Veli Özer Özbek
Veli Özer Özbek
, ceza hukukunun ve bu hukuk kapsamındaki yasa normlarını uygulayan devletin esas amacının bireyi ıslah etmek, topluma yeniden kazandırmak olduğunu ilk dersimizden itibaren vurgulardı. Hocamız da dahil birçok akademisyen, idam cezasının insan hakları ve yaşama hakkı bakımından en kötü yanının geri alınamaz olmasını söylemişlerdir. Düşünsenize işlemediğiniz bir suç nedeniyle size karşı kumpas kurulması, yanlış zamanda yanlış yerde olmanız, yargı makamlarının hataları vb. nedenlerle idam cezası alıyorsunuz ve masum olduğunuzu bilmenize rağmen adım adım ölüme gidiyorsunuz. Günlerce bu dehşeti yaşadıktan sonra hayattan koparılıyorsunuz ve siz toprağın altında çürürken masum olduğunuz ortaya çıkıyor. Sizi seven insanların yaşayacağı üzüntüyü, dehşeti, acıyı bir düşünün. Elbette işlenen suçlar karşılıksız kalmamalı ve caydırıcı cezaları olmalıdır. Aksi durumda hem mağdurun hem de toplumun adalete ve devlete karşı güveni kalmaz ki bu durum bir toplumu çürütebilecek en tehlikeli şeydir. Çünkü işlenen bir suçta sadece o suça maruz kalan mağdur değil onu sevenler de o acıyı yaşıyor, inciniyor, yıpranıyor. Bu durumu birçok kez gördüm ve gözlemledim. Ve suçu işleyen kişi caydırıcı ve orantılı bir ceza aldığında o insanların acısının bir nebze de olsa azaldığını, hüzünlü gözlerinde ufak bir rahatlama parıltısı olduğunu da gördüm. Ancak devlet, halk, toplum yani bu topraklarda yer alan bütün özneler olarak caydırıcı cezaların olmasını ve adaletin tecelli etmesini sağlamanın yanında kişileri suç işlemeye itecek şartları azaltmak, küçük yaştaki çocukların ileride suça meyilli olmalarına sebep olabilecek eylemlere maruz kalmalarını engellemek, aile ve toplum kalitesini yükseltmek, aileleri, çocukları, gençleri iyi bir insan olmak, huzurlu bir toplumun parçası olmak yönünden eğitmek, suç işlemiş kişileri toplumdan dışlayıp yeni bir suç işlemelerini kolaylaştırmak yerine onları mesleki ve sosyal olarak topluma kazandırmak da önem arz etmektedir. İdam cezasının olduğu ABD, İran, Suudi Arabistan gibi ülkelerle bırakın idam cezasını müebbet hapis cezasının bile olmadığı İskandinav ülkelerini kıyasladığımızda suç oranları arasında devasa bir fark olduğunu görürüz. Çünkü huzursuz ve adaletsiz bir toplumda yaşayan, bireysel ve kolektif olarak haksızlıklara maruz kalan çocukların geleceğin suçlusu olması maalesef kaçınılmaz olacaktır. Adil ve huzurlu bir toplum inşa edebilirsek suç oranlarının düştüğünü o zaman görebiliriz. İncelememi büyük usta
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
'nin ölümsüz eseri
Suç ve Ceza
Suç ve Ceza
'dan bir alıntıyla bitiriyorum. Herkese keyifli okumalar dilerim. “İdam mahkûmunun biri ölümünden bir saat önce, yüksek bir dağın tepesinde, ancak iki ayağının sığabileceği kadar daracık bir yerde yaşaması gerekse, çevresindeyse uçurumlar, okyanuslar, sonsuz karanlıklar, fırtınalar ve sonsuz bir yalnızlık olsa, yine de o bir avuç yerde ömrü boyunca, binlerce yıl, sonsuza dek yaşamanın, o anda ölmeye yeğleneceğini söylemiş. Yeter ki yaşasın! Yalnızca yaşasın!”
Suç ve Ceza
Suç ve Ceza
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122.3k okunma
··
1,358 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.