Bugün sizlere 1984 kitabının yorumu ile geldim. Yorumumu çok uzun tutarsam spoi olabileceği için bu sefer yorumumdan çok alıntılarım olacak. Öncelikle ben kitabı çok beğendim ve okurken hiç sıkılmadım. Okumak isteyen,gözünü korkutan varsa hiç beklemeden ve önyargılı olmadan okuyabilir. 1984 George Orwell'in yazdığı bir distopya eseridir. Aklınıza gelebilecek neredeyse her şeyin yasak olduğu telekranlardan sürekli sizi dinleyen ve izleyen birinin bulunduğu bir dünya düşünün. Arkadaş edinmek, aşık olmak, birileri ile özgürce konuşabilmek, özgürce alışveriş yapabilmek ve hatta düşünmenin yasak olduğu bir dünya. Bu dünyada iktidar insanları bir şekilde kendi istediği kalıplara sokmaya çalışır. Ve hatta geçmişi bile kendi isteğine göre değiştirir, istemediği şahısları yok eder, dili bile kısıtlayarak değiştirir. Genel olarak bence distopya eserleri içerisinde yaşadığımız bazı kötü durumları da kapsıyor. ️Alıntılar; (Bazıları spoi içerebilir) "Deniz dibindeki ormanlarda geziniyormuş, canavarın kendisi olduğu canavarca bir dünyada kaybolmuş gibi hissetti kendini. Yapayalnızdı. Geçmiş ölmüştü, gelecek hayal edilemezdi. Şu an yaşayan tek bir kişinin bile onun safında olduğunun ne garantisi vardı?" "Trajedinin kadim bir zamana; hâlâ mahremiyetin, sevginin ve dostluğun bulunduğu bir çağa, aile üyelerinin sebebini bilmeksizin birbirine destek olduğu bir çağa ait olduğunu düşünüyordu. " "Düşünsuçun sonucu ölüm değildir: Düşünsuç BİZZAT ölümdür. " "Bilinçlenene kadar asla başkaldırmayacaklar, başkaldırma dikça asla bilinçlenemeyecekler." "Kim bilir kaçıncı kez, deli olan ben miyim acaba, diye düşündü. Belki de deli denen kişi hep azınlıkta kalandı. Bir zamanlar dünyanın güneş etrafında döndüğüne inanmak bir delilik işareti sayılıyordu; bugün ise geçmişin değiştirilemez olduğunu düşünmek öyleydi." "Modern hayatın asıl ana özelliğinin zalimlik ve emniyetsizlik olmadığını, sadece yoksulluk, pislik ve uyuşukluk olduğunu fark etti." "Çelik ve betondan bir dünya, canavar makinelerin ve korkutucu silahların dünyası; kusursuz bir uyumla ileri doğru yürüyen, hepsi aynı şeyleri düşünen ve aynı sloganları haykıran, sürekli çalışan, çatışan, zafer kazanan, zulmeden savaşçılardan ve fanatiklerden oluşan bir ulus - hepsi aynı yüze sahip üçmilyon insan. Gerçeklik çürüyüp gidiyor, köhne şehirlerde yetersiz beslenmiş insanlar delik ayakkabılarıyla oraya buraya gidiyor, lahana ve lağım kokan köhne on dokuzuncu yüzyıl evlerinde yaşıyordu." "Seni seviyorum sözcüklerini görünce hayatta kalma arzusu tavana vurmuştu ve küçük riskler almak birden aptalca gelmeye başlamıştı." "Karanlığın olmadığı yer hayal edilen gelecekti, insanın hiç görmeyeceği ama öngörü yoluyla mistik bir şekilde payını aldığı bir gelecek" "Şu anki savaşın doğasını anlamak içinen başta görülmesi gereken şey, savaşın sonunun gelmesinin imkânsız olduğudur" "Fark etti ki en iyi kitaplar zaten bildiğin şeyleri sana söyleyenlerdi." "İktidar acı vermek ve aşağılamaktır. İktidar insan zihinlerini paramparça etmek ve kendi seçtiğin yeni şekillerde onları tekrar birleştirmektir." "Özünde savaşın yaptığı şey yok etmektir; illa ki insan yaşamlarını değil, ama özellikle insan emeğinin ürünlerini. " "herkesin dayanamayacağı, aklına getirmek bile istemeyeceği bir şey vardır. Cesaret ve korkaklık burada işlemez. Yüksekten düşüyorsan ipe tutunmak korkaklık değildir. Derin sulardan yukarı çıktığın zaman ciğerlerini havayla doldurmak korkaklık değildir" "Kestane ağacının dalları altında.Ben seni sattım sen de beni..."

1984George Orwell · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021165,6bin okunma

·

42 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nisa Nur