Gönderi
Bu kitapta herkesin başarı merdivenlerini üçer beşer tırmanmaya çalıştığı günümüz Pekin’inde, duygusal ve ekonomik olarak hayatta kalmaya ve o toplumda kendine bir yer edinmeye çalışan Bay Cui’nin hikâyesini okuyoruz. Ge Fei Çin’de her ne kadar çok tanınan, ünlü bir yazar olsa da ülkemizde hala görünmezlik peleriniyle dolaşıyor.
Kitabımızın anlatıcısı ve ana karakteri Bay Cui 40’lı yaşlarında boşanmış, ablası ve eniştesinin derme çatma evinde sığıntı gibi yaşayan bir ses mühendisidir. Hayatını zengin ama çoğunlukla özenti müzik tutkunları için özel ses sistemleri kurarak kazanan birisidir. Odyofiller (kaliteli müzik takıntısına sahip kişiler) için en iyi ses sitemlerini bir araya getirmeye çalışır. Bay Cui güzel müzikten, güzel ses sistemlerinden, güzel kadınlardan anlayan ve bunların değerini her zaman bilen biri olsa da bunların hiçbirine sahip olamaz. Sahip olanları da kıskanır, onlar hakkında kötü düşünür. Sahip oldukları ses sistemlerinin kalitesini/değerini bilmemelerinden yakınır. Bay Cui Çin toplumunda her yönüyle son derece önemsiz bir yere sahip. Üstelik en yakınları tarafından da terk edilmiştir. Annesi ölür, güzel karısı onu aldatır ve terk eder, üstelik ablası da onu evinden kovar. Para, aşk ve arkadaşlık konusunda son derece başarısızdır. Sevdiği tek şey klasik müzik ve Beethoven’dır.
Ancak Bay Cui’nin kaderi hayatına gizemli bir müşterinin girmesiyle kökten değişir. Bu gizemli müşteri Bay Cui’den kendisi için dünyanın en iyi ses sistemini bulmasını ve kurmasını ister. Bay Cui ayağına gelen bu tarihi fırsatı değerlendirmeye çalışırken gizemli ve korku dolu bir olayın içine çekildiğini fark eder. Bundan sonra kitap biraz daha heyecan katmaya başlar. En azından okur bu bahtsız adamın şeytanın bacağını kırıp kıramayacağını daha çok merak etmeye başlıyor.
Kitapta anlatım geçmiş ve günümüz arasında sürekli gidip geliyor. Zaman zaman Cui’nin çocukluk zaman zaman zaman da gençlik yıllarına gidiyoruz. Bunun yanında Çin’in yakın tarihinde vuku bulan birtakım önemli olayların onun yaşamı üzerindeki etkilerini de yine Cui’nin kendi ağızından dinliyoruz. Romandan çok novella tadı veren bu kitap okura edebiyat namına çok bir şey vadetmediğini de ilave etmek istiyorum.
·
271 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.