***JohnBergerKülliyatOkumaları***
Daha önce ince kitaplarını okuyup da sevdiğim 1yazar olan John Berger, Londra doğumlu olup, aynı zamanda senaryo ve belgesel yazarıdır. Varoluşsal durumlar içinde duygusal bağlamlar ve toplumsal gerçekler üzerinden yazmıştır, şimdiye kadar okuduğum kitapları için görüşüm...
"""İlk bakışta, 1hastane koğuşuyla orada yatanlar arasında apaçık 1karşıtlık olur. Koğuş, pupa yelken seyreden 1tekne kadar işlevseldir. Hastalar hantal ve sıkıcı. Koğuş ılık, beyaz, parlak. Hastalar pis görünür. Pisliğe bulanmışlardır. Koğuştaki sesler keskin ve farklı: hemşirelerin ayakkabılarının topukları, cerrahi masaların üzerindeki emaye tabaklar, bardakların içindeki kaşıklar. Hastaların sesleri endişeli ve kaba. Güler, öğürür, konuşur, osurur, inler ve homurdanırlar. 1koğuşun kendine özgü kokusu bile iki karşıt öğeden oluşur: biri hastaneye aittir, diğeri hastalara. Limon ve ekşimiş süt karışımının kokusu. Çok çabuk 1şekilde bütün karşıtlıkları unutur ve artık kokuyu alamazsınız. Koğuş özel 1çeşit oturma odasına dönüşür. Ama karşıtlıklar yüzeysel olmanın çok uzağındadır. 1hastane baskı yapmak, iyileştirmek için vardır. Oradan çıkan hasta, oraya giren kişiyle nadiren aynı insandır.""" diyerek başlayan kitap yazarın ikinci romanı olup, altı hastanın da olduğu sıradan 1"koğuş" olan hastaneye yerleşen polis katili olduğu iddia edilen Jack House un kötü 1sekilde yaralanarak koğuşa yerleştirilmesiyle başlar. Burdan sonra hayat ve insanlar adına sorgulamalar başlar, dönemin güzel 1portresini sunarak... Toplumsal durumlarla varoluş halleri içindeki kitap güzel vurgularıyla etkileyici 1okuma oldu benim için.
"""Clive Koğuşu'nda (adını Hindistanlı Clive'dan' alıyor)***Robert Clive, 1725-1774 arasında yaşayan, I. Baron Clive ve Clive of India unvanlarıyla da tanınan, Hindistan yarımadasının Britanya egemenliğine girmesinde büyük katkıları olan İngiliz tümgeneral."""
Hastane içindeki hasta ve doktor yaklaşımında yer yer 
Thomas Bernhard aklıma gelmiş olsa da kendi içindeki diyalogları ile hayatın kısa olduğundan dem vurarak, çığlık gibi sessizlikler içinde, görünen resmin arkası daha önemli, İngiliz toplumu adına görünenin arkası, resmin arka yüzü... """Her zaman kurallar. Uymak zorunda olduğun kurallar. Hayatın uyduğu kurallar. Onlara inanmıyorum. Onlar kandırmaca. Herkes varlarmış gibi davranır""" fakat... bundan sonraki kısım bence çok manidar "Herkes varlarmış gibi davranır" cümlesi her yönden düşünceye gebe... """Eğer insansan... Ne acı çektiğimi anlarsın... Burada yüreğimde...""' Dediği 1çok cümleyle beni etkileyen kitap ve yazarı okumaya devam edeceğim, çokça sevdim ve etkilendim. Herkese sağlıklı mutlu huzurlu keyifli okumalar dilerim...
··
331 views
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.