Gönderi

113 syf.
·
Not rated
Kitabın kurgusu Aytmatov'un"Gün Olur Asra Bedel" eserinde bir bölüm aslında. Ancak Aytmatov KGB'yi ve Sovyetler Birliğini ağır bir şekilde eleştirdiği için bir dönem basılamamış. O yüzden de yazar daha sonra ayrı da olsa kitaplaştırmıştır. Bağımsız olarak okunabilir niteliktedir. Eser yıllar önce Alman esir kampından kurtulan öğretmen, aile babası Abutalip Kuttubayev' i ve başına gelenleri anlatıyor. Alman esir kampından kurtulduğu için bir casus olduğu düşünülür ve iyi kalpli temiz bu insan suçsuz yere hapis cezası alır. En büyük şanssızlığı ise Tansıkbayev adlı savcıya denk gelmesidir. Maalesef günlük hayatımızda da başkalarının hayatlarındaki üzücü veya olumsuz olaylar üzerinden kendisine bir merdiven yapıp bunun üzerinden yükselmeye çalışan insanlar vardır ki Tansıkbayev de tam bu insarlardandır ve onların temsilcisidir. Kuttubayev'in Bavyera' dan kaçabilmesini bir casus olduğuna bağlayıp eğer cidden böyle bir olayın üzerine gidip yalandan da olsa bir şeyler bulursa bürokraside kendisine yer edinip yükseleceğini düşünür. Kitap adeta KGB'nin devletin, insanı sobayı yakan bir odundan başka bir şey olmadığı algılarını ortaya çıkarır. Mesele Kuttubayev değildir, aslında herhangi bir insan bile değersizdir ve sadece devlet ondan yararlansın, doğanın kanunu bu, hayat da böyle söylemini gözler önüne seriyor. Sıradan, basit bir öğretmen ve sıradan ailesinin yaşadığı insanlığa acı veren bir öykü. Hele ki Gün Olur Asra Bedel kitabı ile birlikte okunduğunda bu durum daha çok anlaşılacaktır. Rabbimin en üstün varlık olarak yattığı insanoğlunun değeri; bürokraside, siyasette daha doğrusu çok güzel, mükemmel, muhteşem olduğu söylenen siyasi oluşumlarda bir çöp kadar bile değeri yokmuş, bize bunu bir balyoz darbesi indirerek gösteriyor. Ayrıca kitapta Cengiz Han' ın Avrupa seferi sırasında bir askerinin ve devlet için bayrak diken bir hanımın yaşadıkları bir aşk hikayesini de görüyoruz. Kitabın bir bölümünde Gök Tengri'nin Cengiz Han' a verdiği bir bulutun onu terk etme olayı çok güzel bir dille anlatılmış. Gök Tengri Bulutu koruduğu sürece gücünü ve ihtişamını koruyacağını söyler. O yüzden gökyüzünde bile olsa Cengiz Han o bulutu zaptedebilmelidir. Avrupa seferine sıkı sıkıya hazırlanan Cengiz , ordunun disiplinli olmasını ister. Hatta kadınları ve çocukları ilerleyişi yavaşlatan birer ayak bağı gördüğünden sefer bitene kadar çocuk yapmayı bile yasaklar. Ancak genç asker ve bir kadının bebeği olduğu haberini alınca ceza vermesi gerektiğini düşünür. Çünkü gücünü herkese göstermek zorundadır ve diğerlerinin de bundan ders almalarını ister. Kadını ve adamı idam ettirir. Bu olaydan sonra bulut Cengiz'i terk eder bir daha da gelmez. Bulut annesiz babasız kalan minik bebek ve dadısının üzerinde görünür.
Cengiz Han'a Küsen Bulut
Cengiz Han'a Küsen BulutCengiz Aytmatov · Ötüken · 201415.8k okunma
··
1,398 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.