Gönderi

1062 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
LEV NİKOLAYEVİÇ TOLSTOY - ANNA KARENİNA
Ne zaman bir aşk romanı okusam, kendimi dalgın düşünceli ve çoğu zaman hüzünlü hissederim. Okuduğum eserde ki kahramanların ruhsal dünyasında eleştiride bulunurum, haklı veya haksız diye kendimce ayrımlar yaparım. Kimse tamamen haklı çıkmaz bu ayrı bir mevzu. Anna Karenina; güzel, alımlı, zeki, duygusal, etkileyici bir kadın. Kocası Aleksey ile aralarının bozulması ve ona karşı içinde sevgi, aşk olmaması Anna'yı, Vronskiy'den gördüğü ilgiye, aşka, sevgiye çekip kendisinde bu eksikliklerin dolduğunu hissetmeye itiyor. Sonrasında okuyucuyu tatlı tatlı esen bir rüzgarda kahvesini yudumlarken izlediği bir dizinin içine alıyor gibi hissettiriyor Tolstoy. Yaşatıyor, düşündürüyor, duygu yüklüyor okuyucuya bu eserde. Ve olaylar, maceralar akıp gidiyor. Bir kadının, mum gibi süren yaşamına bizleri tanık ediyor. Hak ediyor dedim kendimce yaşadıklarını, sonra haklılık payı oluştu bende bir miktar. Diğer karakterlere de böyle yakıştırmalarım oldu. Dedim ya başta, kimse tamamen haklı çıkmaz. Her neyse sonra bir yanda Levin'in Kiti'ye duyduğu aşk var. Bu ilişkide de tıpkı Anna'nın yaşamında olduğu gibi hüzün, aşk, kıskançlık, hasret, sevgi ve daha birçok duyguya tanıklık ediyoruz. Zamanın insana neler yaşatabileceği, ilahi gücün kimi kime yazdığını ve bu birleşmelerin herhangi bir vesile ile gerçekleştiklerini bu eserde daha iyi anlıyoruz. Ayrılıklar da sevgiye dahil derler ya evet öyleymiş öğreniyoruz eserin detaylarında. Tabi diğer kahramanlarda var eserin içinde; Stepan Arkadyiç, Dolli, Stepan İvanoviç ve adlarını birçok olayda okuyacağımız birkaç karakter daha. Tüm bunlarla birlikte bu büyük eserde toplumsal konulara, insanların sınıflar halinde sürdüğü yaşamın inceliklerine, hayatın içinde ki gerekli veya yaradılıştan gelen mecburiyetlere, aforizmalara yer verilmiş. Çok iyi ve başarılı bir şekilde tasvir edilmiş duygular, düşünceler. Evlilik hayatı, insan ilişkileri, toplum yaşamı, aşk, sevgi, ölüm ve Tanrı'nın varlığına dair karakter düşünceleri, din anlayışı mükemmel kaleme alınmış. Kitabın sonuna doğru bahsetmiş olduğum Tanrı'nın varlığı, din anlayışı gibi konuları okuyuruz. Evet, Tolstoy öyle bir eser bırakmış ki biz kitapseverlere, okuyuculara; okudukça hayatınızdan kesitler görmeniz pek mümkün. Kitabın arka kapak incelemesinde, "Pek çok yazar ve eleştirmen Anna Karenina'yı gelmiş geçmiş en büyük roman saymaktadır." cümlesi kesinlikle doğru ve boşuna değil. Kötü bir yorum yapmak kişinin kendisini kandırması ya da eseri kavrayamamış (çok zor olsa da) olmasından kaynaklıdır. Bir de dikkatimi çeken bir konu oldu. Daha önce okuduğum Rus edebiyatı eserlerinde de Fransız etkisi, Fransızca cümleler mevcut. Bu durumun sebebi ile ilgili bilgi sahibi olan okuyucular yorumda açıklarsa çok sevinirim ve şimdiden teşekkür ederim :) Son olarak Anna Karenina'yı mutlaka okumalısınız. Kitap okumanın zevkine varacaksınız. Alıntı yapmak istediğim o kadar çok cümle oldu ki, romanı buraya yazacağımı sanıp geri durdum. İçtenlikle tavsiye ederim okumayan arkadaşlara. Tolstoy'a bu mükemmel başyapıtı bizlere sunduğu için minnettarım. Çevirmen Ayşe Hacıhasanoğlu'na da ayrıca teşekkür ederim harika bir iş çıkarmış. Başka kitaplarda görüşmek üzere; herkese sağlıklı, mutlu, huzurlu ve kitaplarla dolu günler dilerim :)
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201940k okunma
·
74 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.