Gönderi

Kendime
Yazmamalıyım Evet yazmamalısın. Sen gece gündüz onu düşünürken, onun aklına gün içinde belki de hiç gelmiyorsun. Hislerinin karşılığı yok. Hislerinin karşılığı olsaydı gidecek gücü kendinde bulamazdı, seni böyle bırakamazdı, başkasına gidemezdi. "Kal" dediğin an öylece yıkılıp gelip sana sarılırdı. O başka gözlerde kaybolurken, sen başka gözlere "birisini bekliyorum" diyorsun. Sen bu saatte onun yazdığı şarkıları dinleyerek yazarken, o senin ona yazdığın şarkılardan bihaber. Sen haykırmak isterken, o sus dedi. Sen her şeyden vazgeçerim, okulumu bırakırım, ailemden vazgeçerim derken; o "çevrem bana nasıl bakar" dedi. O seninle bir gelecek göremezken, sen onsuz bir gelecek göremiyorsun. O senin saatlerce yazdığın yazılardan habersizken, sen onun yazdığı iki üç tane yazıyla hayallere dalıyorsun. Günün sonunda sen alışamayacakken, o sensizliğe çoktan alıştı belki de. Sen onu plansız, programsız, anlık, içten geldiği gibi, üçkâğıtçılık yapmadan, "aman biraz da ondan bekliyim, biraz da o gelsin..." gibi hesaplar yapmadan hislerini hissettirirken; o seni bir hayal kırıklığından diğerine gönderdi. O senin meşguliyetindi, sen onun zaman kalmayan boş vaktiydin. Sen şarkılar söyledin, o kulağını kapattı. Sen kovaladın, o kaçtı. Sen onun en çok seveceği renklerdin, o renk körüydü. Sen tedaviydin, o tedaviyi reddetti. Sen sokaklardaki hayvanlardın, o seni görünce karşı kaldırıma geçti. Sen selam verdin, o almadı. Sen gündüzdün, o geceyi sevdi; sen gece oldun, o gündüzü sevdi. En acısı da ne biliyor musun. Belki de o sana senin ona baktığın gibi hiç bakmadı belki de... Evet tüm bunlardan dolayı yazmamalısın. Ama... Sen zaten bu kişiye aşık olmadın ki... Sen tüm bunları aşık olduğun kişiye yazıyorsun Sen tüm bunları; kaldırımda cambaz gibi yürümeye çalıştığınız kişiye, seni merak eden kişiye, seni kıskanan kişiye, senin kıskandığın kişiye, dudak hareketine hayran olduğun kişiye, hasta olduğu halde sizinle ilgili bir şeyler çizen kişiye, sana sözler yazan kişiye, sana gülümseyen kişiye, sana ağlayan kişiye, senin için bir şeylere cesaret eden kişiye, ilklerini yaşadığın kişiye, mesafelere rağmen kopamadığın kişiye, seninle şarkılar söyleyen seninle şarkılar dinleyen kişiye, hayallerden bile daha güzel şeyler yaşadığın kişiye, "ben iki kişilikliyim ama ikisi de sana çıkıyor" diyen kişiye, "senin için uzun süreli ilişkisini tamamen bitireceğini söyleyen kişiye, seninle hayaller kuran kişiye, evlenme teklifi etmek istediğin kişiye, her gün gördüğün uzun uzun vitrindeki gelinliklerde gördüğün kişiye, gelinlikle görmek istediğin kişiye, tüm bunlar için planlar yaptığın kişiye, Galata Kulesine çıkmak için beklediğin kişiye, ağlamak istediğin kişiye, "kalbini bulamanı" bekleyen kişiye, papatya falında "seviyor" çıkan kişiye, sıkıntılarını seninle paylaşan kişiye, aşkından yanıp tutuştuğun kişiye, dokunmaya kıyamadığın kişiye, dışarıdayken elini tutmak için ısrar ettiğin kişiye, yolculuk boyu izlediğin kişiye... Aşkına, sevgine, kalbine, beynine, geçmişine, geleceğine, hayatının anlamına, ilklerine, sonlarına Sen tüm bunları onun o ilk hâline yazıyorsun Sen tüm bunları sana aşık olan kadına yazıyorsun O yüzden için rahat olsun ondan başka kaybedecek hiçbir şeyin yok, sen yazmaya devam et. Dikeni var diye gülü sevmekten vazgeçecek değiliz. Yazarken saatlerini burada harcamaya devam et. Okumayacak olsa bile sen yaz. Çok doğru yapıyorsun. Sen nasıl sevilmesi gerekirse öyle seviyorsun. Sen baban gibi de değilsin, arkadaşların gibi de değilsin. Sen çok güzel seviyorsun. Öyle devam et olur mu? Hislerini buradan dışarı vurmaya devam et. Insanlara "birisini bekliyorum" demeye devam et. Sen onun yazdığı şarkıları dinlemeye devam et. Sen hayal kurmaktan vazgeçme. Sonunda hayal kırıklığı sana daha yakın olsa da vazgeçme. Hatırlasana onun ilk hali ne kadar güzeldi değil mi? Ilk hali de seni seviyordu, şüphen de yoktu zaten. Vazgeçebilir miyiz sanıyorsun ilk halinden? Aslaa... Umarız değişmemiştir değil mi? Bir gün gelir diye bekleriz biz onu. Çok uzaklara gitmiş olsa bile bekleriz. Ama gitmesine gönlümüz asla el vermez. Gitmesin değil mi? Kalsın. Bize ait olsun sadece. Onun bize gel demesini bekleriz. Biz ona bir ömür adarız. O da belki bir gün bizi dünyanın en mutlu adamı yapmaya karar verir...
92 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.