Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

184 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kierkegaard bu kitabında İbrahim peygamberin Hristiyan alemine göre Ishak'ı, Müslüman alemine göre İsmaili kurban etme hikayesini incelemektedir. Bu kitap belli bir konu üzerinden imanı ve teslimiyeti irdelemektedir. Kitabın başında kierkegaard üzerinde uzmanlık yapmis bir profesörün kitabın tüm bölümlerini tek tek açıkladığı 42 sayfalık Takdim bulunmakta. Bu takdim açıkçası kitabın kendisinden daha çok zorlayıcıydi benim için ancak içeriği daha iyi anlamak için takdim kısmı mutlaka okunulmalı. Kierkegaard İbrahim kıssasının yalnızca bir iman sınaması olarak anlatılmasına karşı gelmekte, halktan birinin sadece Tanrıya imanının göstergesi olarak çocuğunu kurban etmek isterse, kanunların kendisini doğal olarak vahşetle suçlayacaklarını ancak söz konusu babanın Tanrı için bu eylemi yaptığında eylemin yüceltilmesindeki çelişkisini dile getirerek İbrahim kissasinin Evrensel kurallardan aşkın bir mesele olduğunu belirtir. Adaleti sağlamakla mükellef bir kral, evrensel etik kurallara uyarak, suç işlemiş çocuğunu öldürürse kahraman olacaktır ancak Ibrahimin oğlunu kurbanı böyle bir etik kuralı içermediği; buna rağmen imanın babası vasfıyla kahraman olduğu bir gerçektir. Çünkü İmanda bireysel olan Evrensel olandan daha üstündür. Yani ibrahimin sınavı bireyseldi, Evrensel kurallardan üstündür. Tanrı aklen imkansız olan bir şeyi istedi ibrahimden ancak İbrahim tanrıya mutlak bir biçimde bağlanıp sadece onun emrini gözetip aklen imkansız olanı iman ile mümkün kıldı. Çünkü Kierkegaard'a göre iman ve teslimiyet sevdiklerini koşulsuz iman uğruna feda etmek, terk etmek değil, absürdün gücü ile yani imkansız bile olsa terk ettiği şeylerin Tanrı'nin geri vereceğine inanmaktır. İbrahim İshak'ı kurban bile etse Tanrının kendisine geri iade edeceğine inanmıştir. Bu düşünce günümüzde iman ve teslimiyetin yanlış algılandığını düşündürdü bana. Dünyalık her şeyi terk etmek,sevmemek, bağlanmamak asıl iman sayılmaz, aksine tüm bunları inandığın Tanrının vereceğine şüphenin olmaması gerçek teslimiyettir. "İmkansızlığı itiraf eder ve aynı zamanda absürde 'imkansızın gercekleşebileceğine' inanır." "Çünkü iman aklın bittiği yerde başlar." Kitap daha birçok yorumu ve detayı barındırmaktadır. İman, din, teslimiyet olgularını merak edip düşünen okuyucular için güzel felsefik, lirik bir eserdir.
Korku ve Titreme
Korku ve TitremeSoren Kierkegaard · Ketebe Yayınevi · 20221,705 okunma
·
226 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.