Gönderi
Nereden ve nasıl başlamalı? Sanırım insan içinden ve irticâlen başlamalı. Kitaplara yöneldiğim bir süreçten geçiyorken yine, okuduğum bu kitap "güzel olanı nasıl güzel anlatabilirim"in derdine düşürdü beni.
Müzik ile alakalı kaç kitap okudum bilmiyorum. Hepsinden bir şeyler öğrendim, öğrendikçe bakışım ve kavrayışım değişti müziğe karşı. (Ama ile başlayan bir cümle gelecek evet şimdi) Ama bu kitap diğerlerinden farklıydı! Çok farklı! Yazar musikiyi akla takrib eden çok güzel bir girizgâhtan sonra makamları tek tek ele almış. Farklı bir metod uygulamış. Musikiye dair bir kitabı okurken ilk defa filanca eseri dinleyin, şu kısımlara dikkat edin, vurguları ve geçişleri hissedin gibi musikinin ruhuna uygun telkinlerde bulunmuş. Fevkalâde!
Dinledikçe halim değişti, okudukça bu kitabı kaç kez daha okumam gerektiğine karar vermeye çalıştım. İki kapağı arasında yazılanlarıcbir günde bitirsem de kitabı inanın bitiremedim. Bugün yine çantamda ve benimle beraber ise geldi. O kadar çok satırın altını çizdim ki.
Benim için birkaç makam vardı dinlemeye değer. Rast, segâh, çargâh, hüzzâm, nîkrîz ferâhfezâ zâvil, sâbâ.. En çok dinlediğim makamlar bunlardı... Şimdi mâhur ile tanıştım, gerdâniye ile hemhâl oldum, müstear ile gözgöze geldim. Dügâh ile içlendim, Isfahan ile söyleştim... Âh diğer makamları da tek tek dinlemek istiyorum şimdi... Sindirmeye çalışarak...
Ahmed Avnî Konuk'un kitapta ayrı yeri vardı ifade etmeden geçemeyeceğim.
Son olarak bu kitabın bir musiki, bir ruh atlası gibi kullanılabileceğini düşünüyorum. İtiraf edeyim böyle bir kitap olsa da okusaydım diye düşünürdüm hep. Bu kitabı fuardan seçip de bana teslim eden ellere hürmetler. Teşekkür ediyorum.
·
333 views
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.