Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

102 syf.
·
Puan vermedi
·
22 saatte okudu
"Sevgi, haset duymaz."
Melanie Klein psikanalizi çocuk hastalarda kullanan ilk analisttir. Freud akımından gelen kuramcılardan ama onunla ayrıldığı önemli noktalar var. Her şeyden evvel Freud'un 'dürtü' kavramı, Klein' a göre 'içgüdü' dür... Bu da herşeyi baştan sona değiştirir. Freud'un haz ilkesine hizmet eden nesne önemsizdir. Başlangıçta hiçbir ruhsal bağ içermez ve tamamen etkisizdir. Etkileşimler ve deneyimler sonunda bir anlam edinebilir. Klein ise doğuştan getirdiğimiz içgüdülerin etkisi altında bulunduğumuzu ve fıtri özellikler taşıdığımızı düşünmektedir. Freud' da ebeveynin ve sosyal yaşantının getirdiği olumsuzluklara kadar uzanan süreç Klein'de daha 'ilk nesne' kabul edilen anne ile etkileşimden doğar. Klein'ın psikanaliz kuramını tek cümle ile izah edecek olursak şudur; insan doğuştan getirdiği ilkel fantezi imagoları ve anne ile (yada annenin yerine konan ilk nesne ile) yaşanan deneyimler sonucunda içe yansıtma yaparak, dinginliği yakalar. Peki 'İçe yansıtma' nedir? Klein'ın özellikle eğildiği konu saldırganlık psikolojisidir. Freud'un 'ben' psikolojisi, Klein'da 'id' psikolojisi formuna bürünmüştür. Yani Klein'ın kuramında; Freud'un yitirilen bir nesneye karşı geliştirilen kaygı kavramının yerini bireyin kendi özünde bulunan korkutucu duygulara karşı duyduğu kaygılar alır. Kendi dünyasının kötücül yanlarından kurtulmak isteyen birey, iyi nesneyi içselleştirmeye, bu sayede de içindeki 'iyi' yi korumaya çalışır. Bebeğin 'ilk nesne' algısı hayatı boyunca yaşayacağı her şeye yansır ve bütün hayatını etkiler. Bebek yaşam şartlarını koruyacak şeyi istediği düzeyde bulamadığında içgüdüsel bir kaygıya kapılır ve hasetin kökeninde, bebeğin alamadığı o ilk nesneye (beslenme ve ilgi) karşı geliştirdiği, saldırganca tepkinin suçluluk duygusu yatar. Melanie Klein, Haseti, kıskançlıktan ve açgözlülükten ayırmıştır. Haset, arzulanan şeyin başkasına mutluluk, övünç, haz ve doyum verdiğini bilerek bundan kızgınlık duymak ve o haz duygusunu o insandan almaya odaklanmaktır. O duyguyu yok etmek, o insanı değersizleştirmek ve karalamak ilk tepkilerdir... Kıskançlık ise, iki kişinin varlığını gerektirir ve kendi hakkı olan şeyin rakibi tarafından elde edilmesine duyulan tepkidir.Elindeki şeyi kaybetme korkusudur. Klein, haset duygusunun patolojik olmasıyla aralarında kesin bir sınır çiziyor. Çünkü haset yok etmeye odaklıdır, karşısındaki kişinin mutluluğundan acı, üzüntüsünden ve sıkıntısından mutluluk duyar, bu nedenle paronoit duygular geliştirirler. En önemli noktalardan birisi de haset bir insanı memnun etmenin asla imkanı yoktur. En çok istediği şeye de kavuşsa, tatmin duygusu yaşamasına imkan yoktur. Haset insanların savunma mekanizmaları; Değersizleştirme, yıkıcı eleştiri, yok sayma... Başkasının başarısını, kendi başarısıyla örtbas etmeye çalışma Sevgi duygusunu bastırma, (çünkü getirdiği sorumluluklardan kaçınır.) Nefret duygusuna sarılma (çünkü sevdiği kişiye duyduğu haset çok daha acı vericidir.) Peki siz haset biri misiniz? :) Başkasının, yaratıcılığını, özgünlüğünü, gönülden kutlayabiliyorsanız, iyi günlerinden keyif alıyor, aldığınız güzel haberlerle mutlu olabiliyorsanız, korkmayın haset değilsiniz, sadece kıskançsınız :)) Hep deriz ya; asıl dost seninle ağlayabilen değil, seninle gülebilendir... Burada asıl anlamını buldu sanıyorum. Şükran ve huzur... Sağlıklı bir beslenme ve ilgi bebeğin sonraki yaşamındaki bütün huzurun kaynağıdır ve arkadaşıyla, dostuyla, aşık olduğu kişiyle bütünleşme duygusununun temellerini atar. Ruhsal sağlık ve esenliğin kaynağıdır. Fakat şükran duygusu kimi zaman da karşınızdaki kişinin suçluluk duygularının ifadesidir. Duyduğu kaygının üstesinden gelme biçimidir... İdealleştirme nedir? Eserin en önemli mesajlarındandı benim için. Hepimizin de ciddiye alması gerektiğini düşünüyorum. Kişinin, zulmedilme ve zarar görme kaygısıyla karşısındaki kişinin olumsuz yönlerini görmezden gelmesidir özetle... Yine temelde bebeğin ideal doğum öncesi şartlarına geri dönme yatkınlığının bir süreği olarak ortaya çıkar ve kusursuzluk similasyonu oluşturur. Yani kötü şartlardan korunmanın yolu olarak o kötülükleri ciddiye almamak, yok saymaktır. Örneğin zulüm gören bir çocuk, annesinin dünyanın en iyi annesi olduğu fikrine sığınmak ister... İdealleştirmenin asıl etkileri yetişkin yaşantıda kendini gösterir. Dostunuzun tasvip etmediğiniz yönlerini onu kırmamak için görmezden gelirsiniz, ya da terk edilme kaygısıyla aşık olduğunuz kişinin kusurlarını yok sayarsınız... İdealleştirme bir savunma mekanizmasıdır... Sen mükemmelsin demek, bazı kaygılarımı aşamıyorum demektir... Gelişmiş bir kişilik yaşadığı bölünmeyi aşıp yeniden eski bütünlüğünü kazanabilme yetkinliğine sahiptir... Hasetten kurtulmanın yolu, kendi ruhuna güvenmek, yeteneklerini geliştirebileceğine inanmaktır. Zaman ayırdığınız için teşekkür ederim.
Haset ve Şükran
Haset ve ŞükranMelanie Klein · Metis Yayınları · 2016714 okunma
··
1.266 görüntüleme
Sümeyra Özat okurunun profil resmi
Yazarın, Freud ile ayrıştığı noktalar zihnimde biraz muallakta kalmış olsa da bilhassa haset ve kıskançlık farkını açık ve net bir şekilde ortaya koyan başarılı bir inceleme olmuş Eylül hocam. 'Kusursuzluk simülasyonu' kavramı oldukça hoşuma gitti. Yazar, her ne kadar bu kavramı çocuklar için kullanmış olsa da kafamda çılgınca bir düşünceyi sorgularken buldum kendimi: Kusursuzluk simülasyonunu stabilize ederek yaşam boyu sürdürüyor olabilir miyiz? Bilhassa bizimki gibi Doğu kültürlerinde kutsanan saygı ve hürmet gibi kavramları, söz konusu idealleştirmeden yeterince ayrıştırabiliyor muyuz? İnsanı düşünmeye sevk eden ve insana kendini sorgulatan güzel bir inceleme olmuş adaşım. Bilişine ve emeğine sağlık.. :) Dipnot: Arkadaşlarla aramızda çocuklardaki ayrılık anksiyetesini ifade ederken -kültürümüzden de ilham alarak- şöyle yerel bir muadil kavram kullanırız: Annesinin eteğine yapışma sendromu :)
Eylül Türk okurunun profil resmi
Aslında tam bir Freud cahiliyim ama eserden anladığım kadarıyla en önemli fark şu adaşım Freud, haset ve şükranın sonraki yaşantıyla, Kline ise -kendime daha yakın bulduğum yorumuyla- hem doğuştan gelen faktörlerin, hem de doğumdan, süt emme süresi dahil olmak üzere geçen evrede beslenme ve ilk nesne (anne) ile yaşanan deneyimle edinildiğini düşünüyor. Kusursuzluk similasyonu benim kuramıma ait 😂 idealleştirme, yahut ülküleştirme diye geçiyor metinde, yanlış yönlendirmiş olmayayım :) 'Anne eteğine yapışma sendromu' çok iyiymiş😅 Ta kendisi👌... Zaman ayırdığın için ben teşekkür ederim :)
2 sonraki yanıtı göster
Gönül. okurunun profil resmi
Nasıl anlaşılır ve akıcı yazmışsınız. Konunun muhtevasına kıyasla su gibi aktı:)) Listeme aldım.
Eylül Türk okurunun profil resmi
Eser de çok akıcı Gönül hocam, psikoloji için 90 sayfa epey uzundur aslında ama bir günde okursunuz, son zamanlarda okuduğum en iyi eserlerden biriydi👌🌿 Çok teşekkür ederim :)
Eylül Türk okurunun profil resmi
Metis yayınlarından çıkan "Ötekini dinlemek" serisinden bir eserdi bu. Diğer eserlerin hepsi ayrı ayrı göz kırpıyor bana 😅 Çıkış sırasına göre eserler şöyle; 1. Uygarlığın Huzursuzluğu - Sigmund Freud 2. Tereddütlü Düşünceler - W. R. Bion 3. Şizoid Görüngü - Harry Guntrip 4. Sınır Durumlar ve Patolojik Narsisizm - Otto Kernberg 5. Sapıklıklarda ve Kişilik Bozukluklarında Saldırganlık - Otto Kernberg 6. Psikanalizin Dört Temel Kavramı - Jacques Lacan 7. Oyun ve Gerçeklik - D. W. Winnicott 8. Narsizm Üzerine ve Schreber Vakası - Sigmund Freud 9. Kendilik ve Nesne Dünyası - Edith Jacobson 10. Kendiliğin Yeniden Yapılanması - Heinz Kohut 11. Kendiliğin Çözümlenmesi - Heinz Kohut 12. İnsan Yavrusunun Psikolojik Doğumu - Margaret S. Mahler, Fred Pine, Anni Bergman 13. Haz İlkesinin Ötesinde-Ben ve İd - Sigmund Freud 14. Haset ve Şükran - Melanie Klein 15. Hadım Edilme Kompleksi - André Green 16. Freud' un Otoanalizi ve Psikanalizin Keşfi - Didier Anzieu 17. Dört Arketip - Carl Gustav Jung 18. Doğum Travması - Otto Rank 19. Deri-Ben - Didier Anzeiu 20. Çocuklukta Normallik ve Patoloji - Anna Freud 21. Ben ve Savunma Mekanizmaları - Anna Freud 22. Ben Psikolojisi ve Uyum Sorunu - Heinz Hartmann 23. Ben İdeali - Janine Chasseguet-Smirgel En Son Çıkan Kitap Yine/Hâlâ - Jacques Lacan
Berrin C. okurunun profil resmi
Keyifle okudum. 🙌💕
Eylül Türk okurunun profil resmi
Eser de çok keyiflidir, teşekkür ederim. :)
özlem okurunun profil resmi
İdealleştirme≤Haset>Kıskançlık bu şekilde formülize edebiliriz sanırım😅 Özellikle kötü gününde yanındayım, aksinde "toparlarsın sen" felsefesini çok sevdim.. İnsan, kendine doğru bir yolculuk ve dağları bitmez, yollar kesişir yalnız.. oysa manzarasını bilmeden manzara avcılığına bürünen heveside ne çoktur. :) Her şey kendiliğiyle güzel, her varlık kendiyle bir süreçte esasında.. "Sevgi, haset duymaz." Kalemine, vaktine bereket olsun canım.👌☺️
Eylül Türk okurunun profil resmi
Senin de bu yoğunlukta, kıymetli vaktine, gözlerine sağlık🥰🤗 Yine incelemeyi geride bırakmış güzel cümlelerin, eyvallah kuzum 🌿🌹
1 sonraki yanıtı göster
Gülnaz Eliaçık Yıldız okurunun profil resmi
Yine nefis anlatmışsın :)
Eylül Türk okurunun profil resmi
Aklımda yoktu Çiçeğim, biraz netleştiyse kafanda ne mutlu bana🌿🥳
Ferah okurunun profil resmi
Başlığın bile onlarca duyguya tercüman.. Yüreğine sağlık 💜
Eylül Türk
Eylül Türk
Eylül Türk okurunun profil resmi
Başlık; Kline'nın İncil'den alıntıladığı bir bölümdü ablacım. Teşekkür ederim 🌿
2 sonraki yanıtı göster
Nehir Coskun okurunun profil resmi
Ne kadar güzel bir inceleme olmuş. Kaleminize sağlık. 👏
Eylül Türk okurunun profil resmi
Zaman ayırdığınız için ben teşekkür ederim 🌿
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.