Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

282 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
Gece yarısı kütüphanesi, her şeyini kaybetmiş, yolunu bulamamış Nora’nın yaşamına son vermek istemesini konu alıyor. Yaşamındaki pişmanlıkların ve hedeflerinin farklı versiyonlarını deneyimleniyor. Her insanın zihnine gelen “onu keşke yapmasaydım, onun yerinde olsaydım, daha başarılı olsaydım, daha popüler olsaydım, anne-babamı dinleseydim” gibi düşünlerin gerçekleşmesi halinde olasılıkların nasıl şekillendiğini inceliyor. Kitabın bana göre amacı; kendin olmanın ve kendini keşfetmenin önemi ortaya koymak. Hayatımda beni etkileyen kitaplar arasında yer aldı. Kitaptaki en önemli yer benim için; “Yaşayamadığımız hayatların yasını tutmak kolay. Başka yeteneklerimizi geliştirmiş, bazı teklifleri kabul etmiş olmayı dilemek kolay. Daha çok çalışmış, sevmeyi daha iyi becermiş, paramızı daha iyi idare etmiş, daha popüler biri olmuş, o gruptan ayrılmamış, Avusturya’ya gitmiş, kahve teklifini reddetmemiş ve daha çok yoga yapmış olmayı dilemek çok kolay. Edinemediğimiz arkadaşlara, yapamadığımız işlere, evlenemediğimiz insanlara, yapamadığımız çocuklara özlem duymak an meselesi. Kendimizi başkalarından gözünden görmek ve olmamızı istedikleri bin bir kişiye dönüşmüş olmayı dilemek için en ufak çaba gerekmiyor. Pişmanlık duymak ve sonsuza, zamanımız doluncaya kadar duymaya devam etmek çok kolay. Ama esas sorun yaşayamadığımız için pişmanlık duyduğumuz hayatlar değil. Sorun pişmanlığın kendisi. Büzüşmemize, kuruyup kalmamıza, kendimizin ve bütün insanlığın en büyük düşmanı olduğumuzu hissetmemize neden olan pişmanlığın ta kendisi. Olası hayatlarımızdan herhangi birinin bundan daha iyi mi daha kötü mü olacağını bilemeyiz. O hayatlar yaşanıyor, evet ama biz de yaşıyoruz ve asıl bu yaşantıya odaklanmalıyız. Her yere gidip herkesle tanılamaz, istediğimiz her mesleği yapamayız tabii ama o hayatlarda hissedeceklerimizin çoğunu hissedebiliriz yine de. Kazanmanın nasıl bir his olduğunu anlamak için bütün sporları yapmamız gerekmiyor. Müziği anlamak için gelmiş geçmiş bütün müzik eserlerini dinlememiz gerekmiyor. Şaraptan zevk alabilmek için dünyadaki bütün bağların üzümleriyle yapılmış bütün şarapları tatmamız gerekmiyor. Sevgi ve gülmek, korku ve acı, bu hayattaki en geçer akçeler. Gözlerimizi kapayıp önümüzdeki içeceğin tadını çıkarmak ve çalan müziği dinlemek yeterli. Şu anda olası bütün hayatlarda yaşadığımız kadar eksiksiz ve tam bir hayat yaşıyoruz, aynı türden duyguları burada da deneyimleyebiliriz. Olmamız gereken tek bir kişi var. Hissetmemiz gereken tek bir varoluş var. Her şey olabilmek için her şeyi yapmamız gerekmiyor çünkü zaten sonsuzuz. Yaşadığımız her an sonsuz olası geleceğe gebe.”
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202156bin okunma
·
31 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.