Gönderi

238 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Merhabalaaar ;)) Evet, #Kitapsalmevzular grubu ile okuduğumuz bu şaheseri incelemeye çalışacağım ama korkarak yapacağım bunu çünkü böyle bir kitabı ilk okuyuşta incelemek çok tehlikeli ama ben okumadan önce de sonra da üstüne baya bi araştırma yaptım. Ama bir yanlışım olursa lütfen söyleyin değiştireyim, öğreneyim.. O zaman vira bismillah :)) Kitabı okumaya başladığım zaman direkt "karma karışık, dili ağır, kopuk kopuk ve sıkıcı gibi birkaç önyargıda bulundum hatta bunu, kitabı birlikte okuyacağımız arkadaşlarlada paylaştım. Tabii sonrasında okuma ilerleyince hemen fikrimi değiştirdim çünkü kitabın özelliği oymuş. Yazıldığı dönemden dolayı bazı Osmanlıca kelimeler içeriyor ama bu kitabı ağırlaştırmamış, akıcılığını bozmamış. Okuyunca akıp gidiyor. Postmodernizm, modernizm, iç içe anlatım, üst kurmaca gibi farklı teknik ve yöntemleri ile hem özgünlüğünü vurguluyor hem de insanı kurgunun içine çekiyor ve bizde Bünyaminle, Alibazla sokak sokak geziyoruz, savaşıyoruz, öğreniyoruz... Bunları yaparken de bazen durup bi etrafımıza bakmamıza, gerçek hayatta nerde olduğumuzu ne yaptığımızı sorgulatıyor. Çünkü gerçek ve kurgu arasında bir köprü gibi bu kitap.. Kitap o kadar dolu dolu ki 6 7 kitap okumakla öğreneceğiniz şeyleri bu 1 kitapta öğrenebiliyoruz ; felsefe, fantastik, tıp, fizik, polisiye, savaş, tarih, astroloji, denizcilik gibi bir sürü konuyu aynı anda nasıl işler bir yazar, diye düşünüyorsunuz okuyun ve görün derim.. Kitaptan spoiler vermeden anlatmayı çok seviyorum ve buna dikkat ediyorum çünkü okumak isteyenlerin bir şey bilmeden bir kitabı okumaları keşfetmelerini isterim.. Kitabın en önemli ve baş kahramanı olarak düşündüğüm Uzun İhsan Efendi, Descartes'in "Düşünüyorum, öyleyse varım." düşüncesini "Düşünüyorum öyleyse varım değil, ben düşünüyorsam siz varsınız. Ben düşünmezsem yoksunuz. Hepiniz birer düşten ibaretsiniz." diyor. Uzun İhsan Efendi, kendi düşünceleri, düşleri olan "Puslu Kıtalar Atlası" nda oğlu Bünyamini şahit kılmakta. Yani oğlunu kendi düşlerinin başkahramanı yapmakta. İhsan Oktay Anar doktora seviyesinde felsefe eğitimi almıştır. Bu eğitimi de eserine şahane , şaşırtıcı ve başarılı bir şekilde yansıtmış. Okuyanı çok ama anlayanı az bir kitap olduğunu düşünüyorum ama anlayanların kitaba doyamayıp tekrar okuyacaklarını düşünüyorum.. Ben okuyacağım kesinlikle. ;) Herkese iyi okumalar :) Kitaplarla Kalın ve Saygıyla Kalın..
Puslu Kıtalar Atlası
Puslu Kıtalar Atlasıİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınları · 202048,7bin okunma
·
459 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.