Kitabı bitirmeden puan verip, beğenmeye heyecanla geldim. Öyleyse bu harika çizgi-romana bir inceleme eklemek isterim; Duyguların sınırları yok ve bu hikayenin de sınırları olmadığı çok açık. Yazarları dahi, anlatmak gerçekten zor diyerek başlıyor. Özel bir kitap. "Öğrenmek için okumamız gerek"miş. Yaşam, mutluluk, yalnızlık, korku ve aşk hepsi çizimlerden hissediliyor, ilham verici ve etkileyici. Fakat asıl konumuz "Yaşam ve Ölümün sırrı..." "Hayatla ilgili ama ölümünde hikayede büyük bir payı var." Büyük sırrı ve mucizeyi keşfetmek için okuyun. Ardından, ~Derin bir nefes alın, gözlerinizi açın ve kitabı kapatın.~ Ve rüyalar. Çoğu zaman düşündüğüm derin konu.. “Rüyalarımın beni götürdüğü her yer orada asla olmamış veya olamayacak dâhi olsam, bana kim olduğumu anlatıyor.” Rüyaların asıl gösterdiği şey, gözlerimi açtığımda hayatımın nasıl olabileceği. "Nerede olmak istiyorsan orayı düşle.." "Bu senin hayatın. Sonsuz bir okyanusta yüzen bu kayık sensin. Bu sepetler dileklerle, arzularla.. ..isteklerini harekete geçiren güçlerle dolu. Ama burada öylece oturup onları yalnızca izlersen eninde sonunda hepsi suya gömülecek. Rüyalarının peşinden gidebilmek için-- Hayatını yaşamalısın. ÇOK GEÇ OLMADAN UYAN." Yaşadık. Bazen, yaşadığımızı ispatlayabilmek için öldük. —Ölümü sevmiyorum Kimse sevmez. Ama işin aslı, sev ya da sevme.. .. herkes ölür.— Hayatımdaki her bir sayfa beni ben yapar. **Ve kitabın sonuna vardığında yalnızca son kelimeleri okuduğunda kitabın ne kadar iyi olduğunu anlarsın. "Hikayeyi sonuna kadar oku." Şimdi yazılmamış, söylenmemiş, resilmedilmemiş olan hikayemi keşfetmek için devam ediyorum. Bir gün, bu dünyada, hayat öykümde kaybolduğum anda, Tekrar okumak için döneceğim.. Hayatın gerçekten başladığı gün hangisi?

GüngezginiGabriel Ba · Çizgi Düşler Yayınevi · 2016992 okunma

·

384 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Beyza