Gönderi

258 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 21 days
Kadıncıl Kitap - Güzel Kitap
"Neden hep biteviye erkekler kadınlara şiir yazar?" ya da bunun aksi istikametinde, "Kadınlar neden erkekler için hiç şiir yazmaz?" gibi çokça polemik içeren çoktan seçmeli bu ve benzer sorulardan biriyle giriş yapılabilirdi bu yazıya fakat, kendi adıma bu soruların her birinin cevabını yaşamımda deneyimlediğim için, herkesin cevabının da kendine has ve saklı kalması gereken bir mefhum gibi düşündüm, o yüzden bu soruların cevapları yerine, kısaca şunu demeyi uygun gördüm: Kadın var, kadın var; erkek var, erkek var. Öyle binbir türlü ve envaiyiz ki beşer olarak, ne desek bir eksik, cılk şeyler soyleyecegizdir dolayısıyla sözkonusu kitabin içeriğine odaklanmamiz daha doğru olacaktır diye düşündüm... Kitap, kolektif bir kitap. Bir dönem dergilerde severek takip ettiğim ve her birini güçlü kadın yazarlar olarak ansıdığım kişiler var kitapta. Elbette en başta kitabı tabiri caizse tımar eden Deniz Durukan var. Kontrol Kulesi adlı platformdan bu yana biliyordum kendisini, şair olduğunu pek çok sonra öğrendim ki şiirleri de pekala güzel. Daha kimler yok ki, bana kalırsa yerli yazın dünyamızda okunabilecek kadınları mücevher zoruyla da olsa bu şekilde bir araya toplamak sanırım neredeyse imkansızdır ama Deniz bunu başarmış. Yazarların her biri erkek şairlerin hayatlarındaki ya da hayatlarında olmayıp da muhayyelelerindeki hayatlarında olan kadınları, magazinellikten çok uzak ve birer tez tadında ciddi zihin emeği ortaya koyarak anlatmışlar. Elbette şairlerin hayatlarındaki kadınlar bizim için önem arzetmezler ama, bunu öyle bir yapmislar ki, konu edilen şairin ve şiirinin yazıldığı dönemlerdeki, ülkenin içinden geçtiği buhranlardan, bu durumun sosyolojik sonuçlarının şairlerimize, onların siirlerine ve kadınlara genel olarak sirayet eden ruh durumlarına, bununla da yetinmeyip, şair özelinde kadınların nemenem bir şiir yapıcı rolü ustlendiklerini şapka çıkartılacak seviyede ortaya koymuşlar. İmdi "Süreya'nın Mübeccel'inden yahut Ece'nin Çanakkaleli Melahat'inden bize ne?" diye sorulabilir fakat gelgelelim öyle değil, öyle ki bir "Karakoç'u Monna Rosa'siz, Asaf'ı Lavinia'siz ya da bir Eloğlu'nu Ayşemayse'si düşünebilir miyiz?" Sanırım dusunemeyiz. O yüzden kadın denen "belanın da" hayatımızın bütün geçelerinde olmamazliği söz konusu bile olamaz. İşte bunu nitelikli bir şekilde bu kitap şiir nazarında ortaya koyuyor. Biz de afiyetle tüketelim diyedir ki arada bu konuyu böyle anlatan kitaplar neyse ki ortaya çıkıyor. En önce kadınlar bu kitabı çok sevecek. Sonra erkekler. Keyifli okumalar.
Fahriye Abla'dan Çanakkaleli Melahat'a
Fahriye Abla'dan Çanakkaleli Melahat'aDeniz Durukan · Everest · 20125 okunma
·
50 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.