Öncelikle belirtmeliyim ki bu kitap bence ilk kitaptan çok daha İyidi. Hannah ve Fox'u Brandon ve Piper'den daha çok sevdim. İlişkileri çok daha temelli ve daha aşk gibi, daha doğru ve sağlam hissettirdi. İlk kitapta aşktan çok şehvet vardı bence kitapta ve okurken romantizmi hissedememiştim. Fox ve Hannah arasında da şehvet yok değildi hatta kitabın başından sonuna kadar aralarındaki elektirik görmezden gelinemezdi. Ama onlar önce birbirlerini seviyorlardı ve tutku da bu sevgiden kaynaklanıyordu. Bu yüzden bu kitap benim için bir yerde oh be dedirtti çünkü bu okuduğum bunca smut içerikli kitaplar arasında olmayan bir şekilde; önce birbirine aşık olup sonra ilişkilerinde ilerleyen bir çift oldular ve duygularının yedi ay gibi bir sürede gelişmesinden dolayı ilişkilerinin ilerleyişi asla hızlı olmadı. Diğer pek çok yetişkin içerikli kitabın aksine ilişkilerinin ilerleyişinin sıralaması doğru hissettirdi. Ve açıkçası ben karakterlerin birbirlerine karşı olan duygularını ve romantizmi okumayı sevişme sahneleri okumaktan daha çok seviyorum. Bazen yazarlar bu yetişkin içerikleri o kadar çok abartıyor ki kitabın yarısını smut sahneler olunca aşk inandırıcılığını kaybediyor. Şimdi neden bu başlığı attığıma gelecek olursak: ben aralarında kitabın başından sonuna kadar arkadaşça tek bir davranış ve his görmedim. Sadece sevgili olduklarını kendilerine itiraf edemeyen bir çiftiler. Her hareketleri ve düşünceleri sen benim için arkadaştan çok daha fazlasının diyordu. -----SPOİLER----- İlk kitapta kızı mutlu etmek için fuarı bulması, o albümü alması, sırf Hannah'ın ideal erkeğine benzemek için plak koleksiyonu yapmaya başlaması, yedi ay boyunca Hannah'dan başka bir kadını düşünmemesi neresinden bakarsan bak kesinlikle arkadaşlıktan ötede olan davranışlar. Karakterler bile "bunca zamandır deniyorduk" diyorlarken bu kitaba direk arkadaşlıktan aşka demek bana çok fazla ezberden konuşmak gibi geliyor. Daha Hannah otobüsten iner inmez onu Sergei ile görüp de kıskanan Fox'un Hannah için duygular beslediği çok barizdi. Birbirlerine olan hisleri, birbirlerine verdikleri değer çok güzeldi. Ama kitapta bariz eksikler de vardı. Ben daha çok Piper ve Brandon görmek istedim, veya dördünün birlikle takıldıkları, sohbet ettikleri bir sahne okumak isterdim. Bir de keşke daha çok kardeş sahneleri olsaydı. Bir diğer şey de yazar bazı yerlerde özellikle smut sahnelere tekrara düşmüştü sanki. Bir de sonuç sahneleri her iki kitapta da çok aceleye gelmişti. Madem bir karmaşa eklemek istiyorsun bari bunu eklemiş olmak için yazma. Zaten kitap başından beri karakterler bir şeyleri çözmeye uğraşırken ve tam çözmüşken son 70-75 sayfada ne gerek var bu karmaşaya. Ben okurken heycanlanmak ve gerilmek yerine göz devirerek okudum o sayfaları. Bir diğer hoşuma asla gitmeyen şey yapılan kadın ayrımları. Ben bunları okurken saçımı başımı yolmak istiyorum. Evlenilecek eylenilecek kadın ayrımı nedir? Ve bu yazar bir kadın. Kadınları seviyelere ayırıp hem cinslerimin küçümsendiğini okuyunca kitap benim için direk seviye kaybediyor. Son olarak bahsetmek isterim ki özellikle bizim toplumda maalesef çok olduğu için dikkatimi daha çok çeken "bu çocuk ne canlar yakacak" ifadesi. İnsanlar çocuklarını bu kategoriye koyarak hem çocuklarıma zarar veriyor, onların kendi karakterlerin önüne geçiyor; hem de topluma zarar verebilme ihtimali olan insanlar yetiştirmiş oluyorlar. Uzun bir inceleme oldu. Okuyanlara teşekkürler.

Seninle Tanışana DekTessa Bailey · Martı Yayınları · 2022668 okunma

·

131 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.