Gönderi

Kırşehirli
1. Mûsikî Düşüncesi okul Kırşehirli eserinde, felek ve yıldızların yaratılmasından sonra Allah tarafından bunlara hareket etmesinin emredildi. ğini, daha sonra da kâinatın hareketi ile ahenkli seslerin dana geldiğini ifade eder. Ona göre sesler, ruhani nağmelere dönüşüyor, mûsikî de bu şekilde zuhur ediyordu. Bu bilgi- ye kaynak olarak Farabi gösterilir.Bilginler ise buna riyazi ilimlerle ulaşmaktadır. Daha sonra da Safüyyüddin'in ismini zikreden müellif, on iki burçtan on iki makam, yedi yıldızdan yedi âvâze, dokuz felekten de çeşitli usûller ortaya çıkardığı- nı ifade eder. (Sezikli, Kırşehirli Nizameddin İbn Yusuf'un Risâle-i Mûsikî Adlı Eseri, 2000, s. 31-32) Bu görüşleri tenkit edilmeye çok açıktır. Bilindiği gibi Safiyyüddin burçlar veya gök cisimleri ile mûsikî arasında bir ilişkiden bahsetmez. Da- hası eserinde âvâzeler yedi değil altıdır. Arslan, Kırşehirli'de olduğu gibi XV. yüzyıl nazariyatçılarında görülmeye başlana- cak olan Farabi, İbn Sînâ ve Safiyyüddin'e yapılan bu asılsız atıfların ve efsanevi anlatımların eser sahiplerinin ciddiye- tine gölge düşürdüğünü belirtir. Bu gibi anlatımların aslında bahsi geçen şahısların eserlerinin, dönemin nazariyatçıları üzerinde etkili olduğunun da bir göstergesidir. (Arslan, İslam Medeniyetinde Mûsikî, 2015, s. 330-331) (Daha önce bahsi geçtiği gibi bu düşünceler Farabi ve onu takip eden İbn Sinâ tarafından eleştiriliyordu. Örneğin Kırşehirli eserinde anlattığı bir hikâyede İbn Sinâ ve Safiyyüddin'i karşılaştırır. Birbiriile konuşturur ve fikir alışverişi yaptırır. Nihayetinde de bu müzakereden Safiyyüddin galip çıkar. (Sezikli, Kırşehirli Nizameddin İbn Yusuf'un Risale-i Mûsikî Adli Eseri, 2000, s. 33) Aralarında üç asır kadar bir zaman olduğundan habersiz olduğu düşüncesi çalışmasının güvenilirliğine de gölge düşürmektedir)
·
6 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.