“Zihinlerimizin korkumuzu ele vermesine müsaade edersek kayboluruz, ebediyen kayboluruz.” Yankı Enki#sonsöz bölümünde " Gotik edebiyata ekoeleştirinin kurumsal çerçevesinden bakan ve doğanın karanlık yanını analizine alan açan ekogotik kurguların ilk önemli örneklerinden biri Algernon Blackwood ‘un Söğütler adlı eseridir.” diyor. 1900-1901 yıllarında bir arkadaşıyla Tuna Nehri'nde yolculuk yapar yazar ve bu yaşadıklarından yılda çıkarak #söğütler 'i yazar. Yazarın yaptığı yolculuk gibi kitapta da anlatıcımız bir arkadaşı ile Tuna Nehri'nde kano ile yolculuk yapmaktadır. Bu yolculukta kendilerini ıssız bir adada bulurlar. Tekinsiz ve adeta söğütler diyarıdır. Sular yükselir ve bir kaç ay ay altında kalır. Onların sığındıkları ara da küçülmektedir. İki gün kaldıkları bu ıssız adada onları tekinsiz, karanlık ve tüylerini ürpertecek bir tecrübe beklemektedir. Doğa ile başbaşa bir ada katılmak ... Eminim çoğunuza -ben de dahil- boyut bir tecrübe çekici gelmektedir. Ancak karanlık çöktükten ve şehirlerde benzerine asla rastlayamacağımız sesler duymaya, gölgeler görmeye başlarsak neler hissederiz? Ben gerçekten duydum ki beynimin bir oyunu mu tahlil etmeye çalışırım. İnsan beyni gariptir , oyunlar oynamayı çok sever. Hele de yalnız ve karanlık, farklı bir ortamda isek ... Yazarımız öykü güzel anlatmış ki anlatıcı ve arkadaşının yaşadıklarını , o gotik ve ürpertici ortamı sonuna kadar hissediyorsunuz. Bazen beynin oyunu dediğim yerler haricinde gözle görülmeyen kadim güçleri, söğütlerin sesini, rüzgarın baskısını ve hiç gitmeyen varlığını sonunda kadar hissettim . İlk sayfalarda Tuna nehrinin , akışının ve doğanın bol bol betimlemesini yapmış yaşar. Normalde betimleme okumayı çok severim. Ancak ilk üç-dört sayfada kitabın içine bir türlü giremedim. Sonrasında ise daha akıcı buldum kitabı ve iki saatte bitirdim. H.P. Lovecraft tüm zamanların en iyi tuhaf öyküsü demiş Söğütler için. Ben tüm öyküleri okumadığım için kıyas yapamam ancak çok başarılı buldum bu tuhaf ve tekinsiz, karanlık öyküyü.

SöğütlerAlgernon Blackwood · İthaki Yayınları · 2022431 okunma

·

177 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Nilüfer