Yaşamla ölüm arasında bir kütüphane var," dedi. "Bu kütüphanedeki raflar sonsuza kadar gider. Her kitap yaşamış olabileceğin başka bir hayatı yaşama şansını sunar sana. Farklı seçimler yapmış olsan, şu an nasıl bir hayatın olacağını görürsün. Pişmanlıklarını telafi etme şansın olsaydı, bazı konularda farklı davranır mıydın?" Hayatından bissürü olumsuzluk geçen Nora'nın hayatı anlatılmaktadır. Ve bu hayatta sapasağlam tutunduğumuz önemli değerler vardır. Bunlardan bir kaçının elimizden gitmesi, onları kaybetmemizi düşünelim. Kim olursa olsun illa ki psikolojik yönden çöküntüye uğrar.Nora da bunları yaşayan ve bunalıma giren biridir.Çok sevdiği kedisi ölür, annesi kanser hastalığından ölür, abisi onunla konuşmuyordur, işinden kovulur...Üst üste yaşanan acılar onu ölmek isteğiyle tutuştururken, bir gece yarısı kendini bir kütüphane de bulur.Ve yaşamını değiştirecek onu yönlendirecek bir takım kitaplara başvurur.Ama bunların sonu da olumsuz bittiği için bir türlü kendine gelemez. Kitapların her birinde Nora'nın farklı bir hayatı yazılı. Başka kararlar verseydi yaşamış olabileceği hayatlar. Farklı kariyerler, farklı eşler, farklı arkadaşlar, farklı şehirler arasında gidip gelen Nora'nın aklı sorularla doluyor. Mutluluk sadece önemli sandığımız seçimlerde mi gizli? Yanlış giden her detayın sorumlusu gerçekten biz miyiz? Hayatı yaşanılır kılan ne? Yanlış bir karar insanın tüm hayatına mal olabilir mi? Tüm bu soruların karşısında Nora'nın yaşadıkları vardır.Bazen başımızdan birçok olumsuz şey geçebilir. Belki bu yaşananların daha kötüsünü de yaşayabiliriz.Ama bunun çözümü ölümü tercih etmek değildir.Pes etmek, yenilmek çare değildir.He bir de şu var bazı insanların ne kadar mutlu hayatı olursa olsun yine de hayatlarından memnun değillerdir. Yaşadığımız hayat bu , elimizde bu var, bunu kabul edip yola devam etmek gerekir. Ve her halimize şükretmek gerekir..Yaşadığımız hayatı sevelim ve elimizdekilerin kıymetini bilelim. Kitap bir çok mesaj veriyor.Çok güzel cümleler var hayata dair, bizlere dair. Nevi şahsıma münhasır kitaptaki bir çok paragrafı çok beğendim. Bir kaçını sizler ile paylaşacağım. YAŞAMLA ÖLÜM ARASINDA BİR KİTAP, " GECE YARISI KÜTÜPHANESİ" Kütüphane dışarıdan kaçıp uygarlığa sığındığı bir yer gibiydi. (Sayfa 9) Bazen öğrenmenin tek yolu yaşamaktır. Çünkü hayat yalnızca yaptıklarımızdan değil yapmadıklarımızdan da oluşur. Ve yaşadığımız her an … bir çeşit dönemeçtir. Bir yerde kitaplar varsa, insan onları açmadan edemezdi. Hayatların da kitaplar gibi olduğunu anladı. Bazı yolların daha kolay olacağını düşünmek işimize geliyor bence. Ama belki de kolay yol yoktur. (...) Her gün, her an yeni bir evrene giriyoruz. Boş yere hayatımızın farklı olmasını diliyor, kendimizi başkalarıyla ve kendimizin farklı versiyonlarıyla karşılaştırıp duruyoruz ama gerçekte çoğu hayat bir yere kadar iyi ve bir yere kadar kötü. İngiliz edebiyatının önemli isimlerinden Matt Haig; Nora’nın pişmanlıklara, ihtimallere ve yeniden seçme imkânına dair çıktığı bu yolculukta, ona eşlik edecek okurlara sürükleyici ve insanın en temel sorunlarını konu alan bir kurgu sunuyor. “Değişmesini istediğimiz bir dünyada hep birlikte sıkışıp kalmışken, tam zamanında yazılmış bir modern çağ masalı, günümüzün Şahane Hayat’ı.” Jodi Picoult “Kitapların yaşamı değiştirme gücünü kutlayan, içtenlikle ve mizahla yazılmış, baştan çıkarıcı bir roman.” Sunday Times Burada incelememi bitirirken, sizlere de keyifli okumalar dilerim.Okumanızı kesinlikle tavsiye ederim. Belki de bu kitap sizi anlatıyordur.

Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202155,9bin okunma

·

24 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Özlem AYYILDIZ