Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
PROMETHEUS'a dair...
En genel tanımla, tarih yaşamın “öğretmeni”dir. Geçmişi, bugün ve gelecek için tarif sanatıdır... zaman + bilinç=tarih” biçiminde formüle edilmesi mümkündür ve tarih güncelin kölesi değildir.... “Tarih, bir inşa faaliyetinin nesnesidir. Yapı, homojen ve boş bir zamanda değil, bugünün doldurduğu bir zamanda yükselir,”
Walter Benjamin
Walter Benjamin
“Tarih, kahramanları asanlar tarafından yazılır,” notu düşülen ve kazanan tarafından yazılan resmî tarih, bir okuma ve okutmadır… “Geçmişe dönük olarak üzerinden fikir birliğine varılmış halüsinasyondur tarih"
James Cameron
James Cameron
Kitlelerin bilinçaltını, ve bilincini yaratmak ve ayrıca kitlelerin bilinçdışı hareketlerini yönlendirmek için manipüle etme aracı olarak kullanılan resmî tarih, taraflı propaganda aracı, hatta kara büyüdür! Konumuza gelirsek; İsyan deyince evvela akıllara gelen, hepimizi “ateşi çalmak” için yollara düşüren Prometheus’dur. Prometheus’un hikâyesi aslında haksızlığa karşı başkaldırıyı temsil eder. Ezen zalim güce karşı, ezilenin başkaldırısıdır. Bilinir tanrılardan “ateşi çalıp” insan(lar)a armağan eden Prometheus, tanrılara başkaldırdığı için Kafkas Dağları’ndaki kayalıklara kıskıvrak zincirlenir. Tanrıların yolladığı kartallar tarafından karaciğeri yenir. Ama Prometheus’un ciğeri kartallarca yendikçe büyümekte, büyüdükçe yine kartallara yem olmaktadır. İnsanlara ateşi verip, insan(lık)a büyük yangınlar çıkarma imkânını sunan Prometheus titanlar soyundandır. Hesiodos’un söylediğine göre, titan İapetos’la Okeanos’un kızı Kleymene’nin oğludur. Prometheus’un annesinin adı kaynaklarda farklılık gösteriyor. Annesi bazı kaynaklar Okeanos’un kızı Asia, diğer bazı kaynaklarda ise yine Okeanos’un diğer kızı Kleymenedir. Kelime olarak “erken kavrayan, önce kavrayan/ anlayan” demek olan Prometheus, mitolojide başkaldırının ilk öncüsü olarak geçer... PROMETHEUS Karart göklerini Zeus, Duman duman bulutlarla; Diken başlarını yolan çocuk gibi de Oyna meşelerin, dağların doruklarıyla. Ama benim dünyama dokunamazsın, Ne senin yapmadığın kulübeme Ne de ateşini kıskandığın ocağıma. Şu evrende siz tanrılardan Daha zavallısı var mı bilmem: Kurban vergileri Dua üfürükleriyle beslenir Haşmetli varlığınız zar zor. Size umut bağlayan budalalar, Çocuklar, dilenciler olmasa Yok olur giderdiniz çoktan. Ben de bir çocukken Ne yapacağımı bilmez olunca Çevirirdim güneşe doğru Görmediğini gören gözlerimi; Yakarışımı dinleyecek Bir kulak varmış gibi yukarıda; Varmış gibi derdimle dertlenecek Benimkine benzer bir yürek yukarıda. Azgın devlere karşı Kim yardım etti bana? Kim kurtardı beni ölümden, Kim kurtardı kölelikten? Şu benim yüreğim değil mi, Kutsal bir ateşle yanan yüreğim, Her işi başarmış olan? O değil mi coşup taşarak, Yukarıda uyuyanı aldatarak Başımı beladan kurtaran? Benim seni kutlamam mı gerek? Niçin? Hiç derdine derman oldun mu sen Derdine derman bulamayanın? Gözyaşını sildin mi hiç Başı darda olanların? Kim adam etti beni? Güçlüler güçlüsü zaman Ve önü sonu gelmeyen Kader, değil mi? Onlar değil mi Senin de benim de efendilerimiz? Sen yoksa beni Yaşamaktan bıkar mı sandın? Kaçak çöllere giderim mi sandın Açmıyor diye Bütün düş tomurcukları? Bak işte, yerli yerimdeyim; İnsanlar yetiştiriyorum bana benzer; Bütün bir kuşak benim gibi, Acılara katlanacak, ağlayacak, Gülecek, sevinecek, Ve aldırış etmeyecek sana Benim gibi!
Johann Wolfgang Von Goethe
Johann Wolfgang Von Goethe
çeviri: Sabahattin EYÜPOĞLU
Özgür Prometheus
Özgür PrometheusAfşar Timuçin · Bulut Yayınları · 200310 okunma
·
174 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.