Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

ZARİF BİR TÜRKÇE İLE İCRA EDİLEN GIYBET -1- Hemen yan masada, babaları tarafından finanse edildikleri her hallerinden aşikar olan, biri erkek bir kız olmak üzere iki genç, iştahlı, ihtiraslı ve fevkalade ciddi jest ve mimikleriyle bir takım hadiseleri ele almaktalar. Oğlan; şişman, gözlüklü, uzun iğrenç sakallı, burnuyla üst dudağı arasındaki mesafe, kendisini ömrü boyunca yakışıklı olmak bahtiyarlığından men edecek derecede kısa, sevgilisizliği yüzündeki sayısız sönmüş sivilcesinden belli ve tek kariyer hedefi youtuber'lik olduğu anlaşılan bir lüzumsuz... Kız; zayıf, güzel burun, ahenkli bir yüz, düz saç ve fakat tüm formatik güzelliği üzerine içinin karanlığı çökmüş bir yarısinsi... Konu son derece ilginç; ortak arkadaşlar ve bittabi neredeyse tamamının ne denli kusurlu ve eksik oldukları... Kızın ağzı bozuk, bendenizin genç iken, askeri maarife tabi tutulduğum o yıllarda kullandığım argonun hemen hepsine hakim ve doğru tonlamayla zengin bir biçimde kullanmakta. Söz temsil bahsettiği küçük doğum günü paketini nitelerken, "ç.k gibi", sıfatını, annesi tarafından dayatılan ve yapmak istemediği bir eylemi ifa edişini aktarırken, "s.ke s.ke" zarfını ve tüm bu hikmet dolu, kıssa dolu cümlelerini birbirine bağladığı o eşsiz "a.q'yum" bağlacını "kusursuz" kullanmakta. Oğlan tüm bu küfürleri, bu gece yatağında zihninde tekrar tekrar oynatıp değerlendirmek iştahıyla titizlikle dinlemekte... Kız, mesnetsiz bir nefsine emniyet ve zarafetten yoksun bir egoyla dopdolu; Söz temsil demleme çayı özlediğini, "ya maliyeti 50 kuruş olan çayı özledim, buna inanabiliyor musun?" cümleciği ile ifade etmekte. İktisat bilmez yarısinsi, çayın o maliyette olmadığını bilecek, kavrayacak, hendeseye tabi tutacak dikkat ve cebirden uzak. Öte yandan böylesi bir hissiyatının -çayı özlemiş olmasının- dahi bu denli habere konu, bu denli şaşkınlığa mevzu olabileceğine inanacak kadar "bilinçsizce sevilmiş." Tam bu esnada kız, bir kalabalık esnasında kendisine fazlasıyla yakın mesafede duran arkadaşının verdiği rahatsızlığı, "taa g.tüme kadar girmişti" ara cümleciğiyle ifade etti. Sakallı çirkinin kalbi yerinden oynadı ve tüm sesi kusursuz kaydetti... Oğlan, çiftleşmeye giden tek yolun kendisi için "zeka" olduğunu kavramış; tüm çabası "akıllı" olmak suretiyle bu yarısinsinin kalbinde bir çatlak bulmak üzerine... Ve fakat çatlaklar, youtube karşısında tüketilen cipslerden husule gelen koca bünyesinin geçemeyeceği kadar dar... Elimdeki fındık kabuğu yine bomboş... Genç iken gençleri sevmezdim; şüphesiz ki yaşlandıkça bu hissiyat nefrete dönecek... Varoluşun zalim dilemması, vakit var, enerji var, akıl yok: akıl var, vakit azalmış, enerji bitmek üzere...
·
1.152 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.