Bu evren bizim evrenimizdir
Okumak için sabırsızlıkla beklediğim işte o kitabı okudum.
Alman doktor ve bilim yazarı Hoimar Von Ditfurth un sıklıkla adını duyurduğu Dinozorların Sessiz Gecesi 1 serisini herkes mutlaka görmüştür, okuyan da bilir o halde bu eser devamı niteliğinde çünkü.
Ama Biz Bu Evrenin Çocukları ndaki edebi bilim dili ayakta alkışlanmalıdır. 20 yüzyılın sonundaki evrene ilişkin standart bilgi ve verilerle, her türlü metafizikten uzak, gene de kendi içinde bütünlüklü, kapalı, algılarımızın ve düşünme alışkanlıklarımızın sınırlarını genişleten bir yapıt oluşturuyor.
Yazarın muhteşem bir bilim öyküsü var özgeçmişinde. O şöyle dursun, bilim edebiyatına önyargı oluşmasın kimsede, ben bunu istiyorum. Edebiyat, sanılanın aksine soyut bir dünyanın değil, somut bir dünyanın da yansımasıdır. Gerçekliğin bir parçası olarak algılanan edebiyat, gerçeği farklı bir pencereden sunarak, toplumsal dünyayı başka bir gözle görmemizi sağlar.
Milyarlarca galaksi, milyarlarca güneş ve ayrıca onların milyarlarca katı ürpertici bir “boşluk” . Evet, varoluşçuluğun, bu evrende öylesine ” bir kenara fırlatılmış” olduğumuz, hayatın saçma, anlamsız ve kendi kendinin nedeni olduğu duygu ve düşüncesine karşılık gelen bir boşluk.
Bilim (astronomi vb.) sonsuzluğun içine “sayılarla” uzandıkça, tersine, yalnızlığımızın da bir yanılgı olduğunu ele veren müthiş heyecan verici bulgular birbirini izlemektedir. Sadece astronomi, uzay yolculuğu bilimi ve jeofizik değil, atom fiziği, biyoloji, hücreye kadar uzanan araştırma kolları, “bizim yaşama alanımız” ile evrenin (uzayın) derinlikleri arasında kopmaz bağlar, çok yönlü ilişkiler bulunduğunu gösteren kanıtları bir bir ortaya koymaktadırlar. Özetle insanın kendini anlamasına giden yolda uzay biliminden bahsetmek çok yerli bir başlangıç.
Biz Bu Evrenin Çocukları metafizik bakış açısından taraflı veya bilimsel olarak ortaya konulan verileri çarpıtmaksızın fakat düşündürerek, yaptığı çıkarımlarla bile size yön göstermeden ışık tutma amacıyla, ön yargısız ele almakta. Okudukça Hoimar Von Ditfurth un tarafsız ele alışına ve tabi ki çevirmen Veysel Atayman ın inci gibi dizilmiş edebi bilimsel çeviri cümlelerine de hayran kalarak okuyacaksınız, yani en azından bana hissettirdikleri bunlar.
Dünya'mıza bir de bu açıdan bakmak ilginizi çekiyor ise hadi maceraya atılın derim.
Benim sıradaki eserlerim aynı yazarın Dinozorların Sessiz Gecesi 1 , Başlangıçta Hidrojen Vardı , Bilinç Gökten Düşmedi . Lezzetli olacaklarından hiç şüphem yok artık bu kitabı okuduktan sonra. Bitince uzun bir vouv çektim. Heyecanla okuyacağım eserlerini.
Not: Şimdi bilimsel bir kitap nasılsa öyle evet dili sade anlaşılır ve bazılarına ağır gelebilir. Banane arkadaşım hidrojenden, güneşten, uzaydan, nükleer pıtırtılardan derseniz de saygı duyarım :)