“ANAΓKH” Yunanca önüne geçilemez Kader anlamına geliyor.. Yazar tarafından Notre Dame Klisesi’nin duvarında fark edilince belki de önüne geçmeye çalışır kaderin.. Hayata belki de sağır kulağı, sırtındaki kamburu, çirkin yüzüyle üç sıfır geriden başlayan Kiliseye bırakılmış ve Rahibin öte dünyadaki günahlarına kefaret olsun diye büyütülmüş ama hayatın çirkinliği içinde merhameti taşıyan tek kişi Quasimodo.. Bakanın dönüp bir daha baktığı eşsiz güzelliği içindeki sınırsız neşesi ve hoyratlığıyla toplumun günahlarını yüklenip kendini temize çekmeye çalışmasının bahtsız ismi Esmeralda.. İnsanların günahlarını çıkartırken içindeki günahlara engel olamayan bastırdığı dürtülerin kurbanı olmuş asıl günahkar Papaz Claude Frollo.. İçine girdiği üniforma ve yaşadığı hayatın ışıkları altında aşkın manasına erişemeden koflaşmış duyguların ve kibrin esiri Ploebus.. Yazarın, kilisenin tarihini, yapının mimarisini ve Paris sokaklarını uzun uzun betimlemesiyle belki de okuyucularını asıl hikaye için bekletip soluklandırıp yoran ama bana kalırsa kitabın gerçekliğini ve hikayenin içimizi acıtan duygusunun artmasını sağlar ve güzellik, din, aşk, merhamet, adalet sorgulamalarıyla okuyucuda derin bir iz bırakır .. Hele ki kitabın son satırları günlerce etkisinden çıkamayacağınz kadar yakacak yüreğinizi .. Kitabı okuduysanız ya da okumaya niyetlendiyseniz Belle’nin Notre Dame in Paris müzikalini izlemenizi tavsiye ederim .. İnsan davranışları iki yönlüdür. Sende göklere çıkartılan bir şey için beni yerden yere vururlar. Halk söküp almadıkça kral ayrıcalıklarından vazgeçmez. Kadınların saygı gördükleri yerde, ilahî güçler mutludur; kadınların hor görüldükleri yerde, Tanrı’ya dua etmek bir işe yaramaz. Güzel geçirilmiş saatlerin bilincine varmak yemeğe konan lezzetli bir baharattır. Puan:9/10

Notre Dame'nin KamburuVictor Hugo · Zeplin Kitap · 202032,7bin okunma

·

120 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Hüsn ü Aşk