Gönderi

128 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Kitap, Aliya İzetbegoviç'in ilk baskısı 1970 yılında yapılan İslam Deklarasyonu ve bu kitap nedeniyle Yugoslavya mahkemesinde yargılanışına karşı yazdığı Savunma metninden oluşuyor. Aliya İzetbegoviç İslam Deklarasyonu ile sadece Bosna halkına değil tüm İslam dünyasına hitap ediyor. Yazıldığı döneme göre İslam ülkelerinde özellikle idarecilerin nasıl Batı etkisinde kaldığını ve Müslümanlığın özden ziyade sadece şekil olarak, yüzeysel bir şekilde yaşandığını belirterek sorunu bölümler halinde özetliyor. Hilafetin kaldırılmasından sonra İslâm dünyasında birliğin bozulması ve küçük küçük, birbiriyle bağı olmayan devletler kurulması ile birlikte ne kadar zayıf bir hâle geldiğimizi görebiliriz. Aliya İzetbegoviç bu durumu gördüğü için bu eserinde İslam dünyasına birlik ve beraberlik çağrısı yapıyor ve İslam Birliğini gerçekleştirmek istemeyen emperyalistlerin "böl ve yönet" çarkına bir nevi çomak sokuyor. Tabi bu eseri yazmanın bedelini de Yugoslavya mahkemesinde son derece adalet dışı bir şekilde yargılanarak ve hapis cezası ile ödüyor. Kitabın Müslüman dünyasının sorunlarını ana başlıklar halinde belirten ve bu sorunlara karşı çözüm önerileri olan bir eser olduğunu söyleyebilirim. Tabi bizimle ilgili şu tespitine de katılmamak mümkün değil: "Türkiye, bir İslam ülkesiyken dünyaya hükmediyordu. Avrupa taklitçisi Türkiye ise dünyada yüzlerce örneği olan üçüncü sınıf bir ülke konumunda" Sayfa 22. Tabi bu sözleri okuyan bir çok kişi diyecek ki "bu ülkede uzun yıllardır İslami bir yönetim var ve herşey berbat durumda" Evet geldiğimiz nokta manevi ve ahlaki açıdan gerçekten berbat. Fakat biz millet olarak uzun yıllardan beri gerçek Müslümanlığın ne olduğunu unuttuğumuz için eğriyi, doğruyu Müslümanca bir süzgeçten geçiremediğimiz için ve laf ile eylem arasında ki ayırımı yapamadığımız için hep sloganlara, ağızdan çıkan sözlere kanıyoruz. "Bak adam ne güzel ne kadar doğru konuşuyor" diyoruz fakat o adamın eylem tarafına pek bakmıyoruz. Halbuki Müslümanlık lafla olmaz, hareket ister, canlılık ister, hayatın içinde her an da Müslümanca davranış ister. İslamiyet bütün sosyal hayatı düzenler. İnsan birey olarak dünyaya gelip birey olarak dünyadan gider ve birey olarak Yaradana hesap verir. Birey olarak Allah'ın verdiği aklı, düşünceyi kullanarak gerçek Müslümanlığı öğrenip yaşamaya çalışmak mümkün iken bunu yapmayıp da sağa sola bakıp bahaneler üretmenin sana bir faydası olacak mı azizim? "Ama onlar bizi dinden soğutuyor" diyeceksin. Onlar kim? Herkes kendi imtihanını yaşıyor. Sen, ben, hepimiz Allah'ın verdiği aklı kullanarak ve düşünerek en doğrusunu öğrenip yaşamaya çalışmaya mecburuz. Ne için mecburuz? Hayat sınavını başarıyla vermek için. Peki bu sınavı vermezsek ne olur? Yazık olur. Herkese faydalı okumalar dilerim.
İslam Deklarasyonu
İslam DeklarasyonuAliya İzzetbegoviç · Ketebe Yayınları · 20197.8k okunma
37 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.