Şairle benzer coğrafyalarda yaşamış, aynı meslekle -Türkçe öğretmenliği- uğraşmışız. Aynı şeylerle uğraşmaktan keyif almışız. -Deneme ve kitap tanıtımları- Bunları öğrendiğim günden beri büyük sevgi duyarım kendisine. Bazı şairler vardır, kendi kendilerine referans olurlar. Daha önce

Belki Yine Gelirim,

Kalbim Unut Bu Şiiri ve

Hüznün İsyan Olur eserlerini de büyük beğeni ile okumuştum. (İncelemelerine profilimden ulaşabilirsiniz.) Tesadüf bu kitabı karşıma çıkarınca,

Ahmet Telli, ne yazdıysa okurum dedim ve başladım. "Özlediğimiz birileri olmalı diyordun Yanındayken bile özlediğimiz birileri." (s. 27) Bir sevgi ki yanındayken bile özlemek... Öyle bir dönemde yaşıyoruz ki vıcık vıcık yaşanıyor aşklar.

Ahmet Telli,

Ahmed Arif gibi şairlerin dizeleri bize samimi, çağın dışında geliyor. İyi ki var olmuş, iyi ki yazmışlar diyoruz. Bu dönemde böylesi çok zor diyor, duyguyla okuyoruz. Şiir kitaplarını okumak çok güzel, incelemelerini yazmak bir o kadar zor. Birçok duyguya hitap edilmiş eserde. Sizi alıp götüren dizelere sıkça rastlayacaksınız bu nedenle. "Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen Kum taneleri var ya onlardan birindeyim Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte Çocuksun sen sesindeki tipiye tutulduğum." Başka şairlere de çok güzel temaslarda bulunulmuş, onları orada görmek mutlu ediyor istemsizce. Hele bu sevdiğimiz

Cemal Süreya ise... -Ne diyor Cemal Süreya? -Her ölüm erken ölümdür /Üstü kalsın -Olur diyor ölüm, kabul! Ne güzel anlatımları var şairlerin. Ne güzel benzetmeleri, bambaşka hayal dünyaları... Okudukça hayran kalıyorsunuz, okudukça okuyasınız geliyor. Elbette olacak katılmadığınız dizeler, farklı düşündüğünüz yerler, yine de okumaya değer diye düşünüyorum. İncelememe hepimizi anlatan bir dize ile son vermek istiyorum: "Yaşıyordu, ölümlüydü ve firariydi, hepsi bu." Bedenlerimiz çakılı kalsa da firari ruhlarımıza...