Kara ÖlümHemen hemen hepimiz bu yüzyılın başından itibaren meydana gelen afetleri, salgın hastalıkları gördük, ya da en iyi tabirle hatırlıyoruz. Bu hastalıkların (aynı zamanda da afetlerin) en büyüyü ve en etkilisi olan Covid-19 salgınını ise küçükten büyüğe hepimiz hayatımızın geri kalanında unutamayacağımız şekilde gördük ve yaşadık. Kimimiz bu salgına yakalandı, kimimizin sevdikleri hayatını kaybetti. Üzerimizde kalıcı etkileri bıraktığı ise su götürmez bir gerçek. Umalım ki bu salgın bu yüzyılın en büyük salgını olarak tarihteki yerini alsın, yoksa olası bir salgını kaldırabilecek bünya çoğumuzda yoktur diye düşünüyorum.
İşte bu kitap, yeryüzünde insanlık tarihi kadar eski hatta ondan da daha önce varolan bir olay; salgın hastalıklardan biri olan, ortaya çıktığı zamana kadarki salgınların en büyüğü, etkileri yüzyıllarca süren Kara Ölüm (veba)'ü anlatıyor.
Yakın zamanda bir pandemi yaşayanlar olarak kitabı okurken ki hissettiklerimiz daha farklı oluyor.
Kitap yazarın doktora tezinden meydana gelen bir eser. Kitabın başlangıcında yaşanan vebaya neden Kara Ölüm denildiği, bu tabirin ilk ne zaman ve kim tarafından söylendiği üzerinde duran yazar bu konuya açıklayıcı bir cevap bulmuş.
Sonrasında ise salgının çıkış coğrafyasının neresi olduğu (ironik bir şekilde büyük olasılıkla gene Çin) üzerinde durulup, çıktığı coğrafyadan Kafkaslara, oradan Anadolu'da geliş serüveni ve Anadolu'dan Avrupa'ya geçişi adım adım incelenmiş. Salgının Avrupa'daki dolaşımı ve tahribatı akabinde ise Britanya Adası'na ulaşması incelenen başka konu olmuş.
Bu zamana kadarki konular kitabın konusunu ana bölüme getiren giriş kısmı diyebiliriz. Çünkü kitabın asıl üzerinde durduğu nokta, salgının Britanya'daki etkileri. Kitabın ilerleyen sayfalarında salgının Ada'ya gelişi ve ilerleyişi, can kayıpları tablolar halinde tek tek incelenerek ve istatistikî veriler okuyucuya verilerek anlatılmış.
Kitabın üzerinde durduğu bir başka konu ise salgının Ada üzerinde bırakmış olduğu siyasi, sosyal, demografik hatta kültürel etkileri olmuş.
Kitabı okuyunca salgının uğradığı yerlerdeki nufuzu üzerinde ortalama %50 oranında (daha aşağısı ve yukarısı olmakla birlikte) kayıplara neden olduğunu görüyoruz.
Kitap iyi hazırlanmış ve alanında önemli bir boşluğu dolduracağı şüphesiz. Küçük bir eleştiri mahiyetinde olarak; normalde 10 puan vereceğim bir kitap olmasına rağmen kelimelerden ayrı yazılması gereken de/da bağlaçlarının bir hayli fazla oranda bitişik yazılması beni bir okuyucu olarak rahatsız etti diyebilirim.
