Gönderi
134 syf.
·
Not rated
Yazarın bazı düşünceleri tartışılır olsa da okunması gereken bir kitap
"Bana 'içimin derinliğinde' ne olduğu sorulduğunda, bunda herkesin 'içinin derinliğinde' ağır basan tek bir aidiyetin, bir bakıma 'kişinin derin gerçekliğinin', doğarken ebediyen belirlenen ve artık değişmeyecek olan 'öz'ünün varolduğu inanışı yatıyor; sanki geri kalanın, bütün geri kalanın -özgür insan olarak katettiği yolun, benimsediği inanışların, tercihlerin, kendine özel duygusallığının, yakınlıklarının, sonuçta yaşamının- hiçbir önemi yokmuş gibi."
Yazar Lübnanlı mı yoksa Fransız mı hissettiği sorusundan hareketle kimlik hakkındaki düşüncelerini somutlaştırarak ele almış. Kitabın ilk bölümünde ‘Beni ben yapan şeyler ne? Aidiyetler -ki bunları kişiliğin yapı taşları olarak nitelendirmiş yazar- insanlar için dinsel, dilsel, etnik ve kültüre göre nasıl öncelenebiliyor?’ sorularına cevaplar arıyoruz.
Kişiyi kimlik seçimine iten zorunluluklara ve bunun sonucu çok kimlikli olmanın toplum dışına itilmeye ya da dar, tutucu bir yaklaşımla bu değerlerden birini seçmenin neden kimlikleri ölümcül kılmaya sebep olduğunu; bulunduğu ülkelerden örnekler vererek, geçmişi ve şu anı karşılaştırarak sorguluyoruz.
Kimlikler sadece değerlerden oluşmaz, insanın doğduğu çevresi, içinde yaşadığı dini, dili, kültürü bütünsel olarak onu etkiler. Bireyi diğer herkesten farklı kılan ise aslında bu değerler bütününün başka birinde bulunmamasıdır. Her ne kadar içinde doğmuş olsak da bazı aidiyetleri ileriye taşıyacak, onlara belki de yeni anlamlar yükleyecek olan yine bizleriz. Zaman geçtikçe insanın duygu değişimleri gibi, öncelikleri, bağlılıkları, değerleri de farklılaşabiliyor. İnsan kimliğini oluşturan bu unsurlarla zaman içinde ne kadar özdeşleşebiliyor? Kendini içinde yaşadığı ülkeye, zamana ne kadar ait hissedebiliyor? Ve en önemlisi kimlik, kişiyi dünyaya bağlayan bir ayna ise bu aynadaki yansımamızı çok yönlü olarak sorgulayabiliyor muyuz?
Modernlik ve bunun sonucu olan dünyalılaşmanın kültürleri, dilleri, inançları, gelenekleri ne derece yok edici olduğunu, dünyanın yeni zamanlarında bu dünyalılaşmanın kimliğe ilişkin davranışları nasıl daha az ölümcül hale getirebileceğini anlamamız gerekiyor. İnsan kendi ve başkalarının kimlikleriyle barışık, çeşitliliklerin zenginlik katan değerler olduğunu benimseyebilirse, kimliklerin ölümcüllüğünden ziyade evcilleşmesine zemin hazırlayabilir.
·
523 views
Bu yorum görüntülenemiyor
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.