Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

60 syf.
·
Puan vermedi
·
31 saatte okudu
Temizyürek'leyin...
Soyismiyle müsemma, Temizyürek'leyin bir şiir kritiği mi desem, sözün sahibinden ahde vefa bir güzelleme mi? Bilemedim. Üstelik erkek bir şair tarafından kadın bir şairin böyle incelikli bir şekilde kaleme alınmış olması da ayrıca güzel. Evet, kitabın başkahramanı Didem, Madak. Didem Madak! Nedense ismini gördüğüm her yerde aklıma hep Emily Dickinson geliyor... Annesinin ölümüyle başlayan anne özlemi, kendisine bodrum katlarında, bir nebze o büyük özlemine teselli dayanağı olsun için kederli şiirler yazdırmaya başlıyor: " Beni anneme götürsün bindigim bütün taksiler" Hâl bu ya, Didem yazdığı şiirleriyle kendi iç zamanını şiirleriyle ortaya koyarken, kardeşi bu şiirleri ulusal bir yarismaya gönderiyor ve onun için yazma serüveni adına yeni bir sayfa açılıyor. İlk kitabı Grapon Kağıtları, böylelikle İnkilâp'tan ödül alıyor. Ardından Pul Biber Mahallesi, Ah'lar Ağacı derken, günlükle -şiir arasında bir kivamda üç güzel kitap ortaya çıkıyor. "Özlemden kim ölür ki?" sorusuna zifiri bir cevap olarak Didem, ardında Füsun adında bir kız çocuğu bırakıp ve defterine onun için: " Ben anne özleminden şair oldum, sen lütfen şair olma!" yazıp, "pembe spor ayakkabılarını" giyiyor ve dünyadan hızla uzaklaşıyor... İşte, Madak'ın hayatından kör bir makasla ivedice kestiğim yukarıdaki özetten sonra, Mahmut Temizyürek'in Didem Zamanı adlı kitabından da üstünkörü biraz bahsedeyim: İnanılmaz bir duyarlılıkla, çok zor ve subjektif bir işe girişmiş yazarımız, adeta şiir arkeoloğu kıvamında, Madak'ın şiirindeki kimi doneler üzerinden, onun kendini özlem duygusuyla şiiri üzerinden nasıl varettiğini, bu varetmenin de yek kendi adına değil, dünyada kadın olmak çerçevesindeki ısrarının dizelere düşen güçlü şavkından dem vuruyor ve bunu yaparken de, Blanchot, Mallarme, Benjamin, Svetlena Boym ve diğer güçlü kalemlerden bahisler devşirip, adeta konuşma tadında Madak şiirini bir kadavra gibi bütün uzuvlarina ayırıyor ve onun hassas, kırılgan ama dik şiirinin güzelliğini, bütün erilliklere bir cevap niteliğinde olacak şekilde hak teslimini yapiyor. Çok beğendim ve kısa bir metin de olsa, ciddi bir zihinsel ve duygusal emeğin ürünü olduğunu düşünüyorum bu kitabın. Seveceksiniz. Didem'i sevdiğim bir şiiriyle bitireyim istiyorum: "Çokşey öğrendim geçen üç yıl boyunca Acının ortasında acısız olmayı, Kalbim ucu kararmış bir tahta kaşık gibiydi bayım. Kendimin ucunu kenar mahallelere taşıdım. Aşk diyorsunuz ya, İşte orda durun bayım Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım Kendimin ucunda Öyle ıslak, Öyle kötü kokan, Yırtık ve perişan. Siz aşkı ne bilirsiniz bayım Aşkı aşk bilir yalnız!"
Didem Zamanı
Didem ZamanıMahmut Temizyürek · Edebi Şeyler · 201716 okunma
·
84 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.