Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

216 syf.
·
Puan vermedi
" Mutluluk ne kadar kolay bir şey aslında! Sevdiklerinin gözünün içine baksan sevdiklerine sevdiğini söyleyebilsen yeter. Bir bardak çay, bir lokma ekmekle de olsa bir sofra kurabilsen yeter. Vallahi aç bile kalsan, birlikte aç kalsanız sevdiklerinizle; o bile yeter." Mutluluk nedir? hayatı hiç hak etmedigi biçimde yaşamak mı Halili örnek verirsek? Ana kucağına doyamamak mı, Çok küçük yaşta baba dayağı yemek mı, Annesinin babası tarafından dayak yediğine şahit olmak mı? Yoksa sevdiği kızın önünde onun için dayak yemek mi? Sahi mutluluk nedir, kimdir ve nerede saklıdır? Mutluluk nedir diye sor bir kör'e "görmek" midir der sence mutluluk her rengi hissedilmektir diyecektir bence... Mutluluk nedir diye sor bir dilenciye, " Çuval dolusu para mı der sence? " Mutluluk sıcacık bir evde eksiksiz huzurla yaşamaktır diyecek bence... Bana sorarsanız mutluluğun tam bir tanımı olmayıp göreceli bir kavramdır çünkü insanlar mutluluklarını tek bir şeye bağlı kılmıyorlar ki... İnsanların hayatında onları mutlu eden birçok etken vardır aslında örneğin kimisine baktığımızda bizim için çok sıradan olan eylemler onlar için çok büyük bir mutluluk kaynağı olabilir. "Sıradan bir hayat sürüyoruz" diye sitem etmemiz durumda kimisi o sıradan hayat diye nitelindirdiğimiz hayatın yanından dahi hiç geçmiyor olabilir. Aslında mutlu olmayı bilen kimseler için çok büyük bir etken olmasına gerek yoktur mutluluk için. Küçücük şeylerle dahi Mutlu olabilmektedir insan ama bu yalnızca küçük şeylerle mutlu olmasını bilen kimseler için geçerlidir. Yazarımız Cihat Albayrak Huzur koleksiyonu adlı eserinde bunu bize Halil diye adlandırdığı karakteriyle baskın bir şekilde aşılamak istiyor. Halilin yaşadıklarını sözcüklerle ifade edememesini, yaşadığı onca zorluğu, yaşama tutunma çabasını, zaman zaman çevresinden dışlandiğı durumları gözler önüne getirdiğimizde dahi Halil hiçbir şekilde yılmadan hayattan zevk almaya çalışıyordu. kendisi ve annesi için her daim küçük mutluluklar inşa ediyordu çünkü o biliyordu ki mutluluk aramakla bulunacak birşey değildi onu inşa etmek gerekiyordu. Küçük şeylerle mutlu olmayı bilen bir kimseydi Halil. Örneğin annesine çiçek aldığı zamanlarda mutluluğunu sözcüklerle ifade edememesini rağmen hal ve hareketlerinden mutluluğunu ifade edebiliyordu.Asıl mutluluk iyi bir insan olmaktan geçtiği için doğru olduğunu düşündüğü şeyi yaparak onu inşa edebilirdi insan. Halil ise iyi bir insan olmayı çoktan başardığı için mutluluğu kolayca inşa edebiliyordu. Şimdi mutlulukla ilgi kendi görüşlerimi dile getirecek olursam; yalandan mutluluk varmıdır gerçeğini aradığımız bu alemde? Bana sorarsanız bu hayatta tam bir mutluluk yoktur. Yani nasıl desem herkesin kendine göre bir derdi vardır. Kime sorsan hep bir şeyler yarım, hep bişeyler eksiktir. Hani demiş ya adam;" kiminin ekmeği bayattır, kimininse pırlantası ufak". Bana da sorarsan yarım bir battaniye gibidir hayat. Üstünü çekersin ayakların üşür; ayaklarını çekersin kolların üşür. Ne tarafı çekersen çek, hep bir tarafın eksik kalır"
Huzur Koleksiyoncusu
Huzur KoleksiyoncusuCihat Albayrak · Okur Kitaplığı · 038 okunma
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.