Aramızda Kalsın kitabı aslında defter almak için girdiğim yerde tesadüfen görüp defter almadan almıştım.:) Tesadüfle olan şeyler her zaman daha güzel ve daha tatlıdır benim için. Kitap aslında bir oturmada bitebilecek güçte, hem sürükleyici hem de sade cümlelerden oluşuyor. Ancak her zaman istediğimiz gibi geçmiyor hayat o sebeple istemeyerek de olsa 1 ay gibi bir sürede bitirdim. Tekrar tekrar okumak isterim. Devamı gelecek diye bitirmiş hocam kitabı merakla bekliyorum devamını. Sevgili

Alişan Kapaklıkaya hocamı yıllar önce bir videosu sayesinde tanıdım. İyi ki tanımışım. Geçen sene de gidemeyeceğim sandığım söyleşisine dersimin iptal olması sayesinde gidebilmiştim.:) O söyleşide de bir benzerini anlattığı kitapta da hayat hikâyesini, hayatından geçen insanların (aile, eş, dost, düşman, arkadaş) hayatlarında neler yaşadıklarını, eğitim sistemimiz hakkındaki hataları anlatan Melek öğretmenin söyleşi öncesi arkadaşıyla konferans başlar başlamaz kalkarız diyip sonuna kadar hayranlıkla dinlemiş olduğu sonrasında da Alişan hocamızla konferans sonrası dertleşmesinde geçen diyaloglar yer alıyor. Alişan hocamızın şöyle bir huyu vardır: Her konferansı öncesinde koltuklardan birine oturup dinleyicileri dinler:) o konferansında da Melek öğretmene denk gelmiş. Hatta "Aramızda Kalsın"da da Melek öğretmenin bu olaya şaşırmasına şöyle cevap veriyor: "Aranızda olmasam öğretmenleri bu kadar yakından tanıyabilir miydim? Sonra da çıkıp buradan atıp tutardım işte." Konferansları öncesi dinleyicilerini dinleyip kendisi hakkında görüşlerini alıyor aslında onlar fark etmeden ve dinleyicileri hakkında da biraz da olsa bilgi sahibi oluyor. Ne güzel değil mi? Hangi konuşmacının söyleşisi öncesi bizlerin fikirlerini almak için aramızda bir yerlerde olduğunu duydunuz?:) Kitabı yine kitaptan bir kısım ile anlatıp bitirmek istiyorum. "Bana bir sohbetten fazlasını verdin Melek. Bir çocuğun ailede yaşadığı sevgisizliğin sonuçlarını, lise ve üniversitelerdeki eğitim durumu, evlilikte yaşanan sorunları, milli eğitim sistemimizdeki aksaklıkları, en çok da kimsenin anlatmaya cesaret edemeyeceği gizli bir dünyayı anlattın. Bir toplumun köşede kalmış insanlarının sessiz çığlıklarını fısıldadın şimdi."