Gönderi

331 syf.
10/10 puan verdi
·
22 günde okudu
bu kitabı okumaya başlamadan önce yorumlarını ve alıntılarını incelerken sürekli gözlerimizi düşüneceğimize dair bir yorum okumuştum, sahiden de öyle oluyormuş. Acaba ben de tam şu anda kör olsam ne olurdu diye düşünmeden edemiyor insan. Kitabı elimden ilk bıraktığımda ne yapardım? Avaz avaz kör oldum diye mi bağırırdım? Yoksa bunun bir rüya olduğunu varsayıp kontrol etmeye mı çalışırdım? Bu ve buna benzer düşünceler... Kitabın akıcılığı ve anlatımı oldukça hoştu, noktaya ise fazla yer verilmeden cümleler virgül yardımıyla sıralanarak dizilmişti. Kitaptaki hiçbir karakterin ismini de bilmiyoruz, onları; doktor, doktorun karısı, siyah camlı gözlüklü kız, ilk kör, şaşı çocuk... gibi betimlemelerle tanıyoruz. Olay: bir adamın evine yakın bir kavşakta trafikte kör olmasıyla başlıyor, kör oldum, göremiyorum diye bağırırken ona yardım etme amacıyla yaklaşan bir adam görüyoruz. İzin ver seni evine kadar götüreyim diyor ve ilk kör dediğimiz adamın da bunu kabul etmesiyle adamın evine gidiyorlar. İlk kör biraz şüphelenmiş ola ki o adamı eve almak istemiyor ve tek başına karısını beklemek istediğini söylüyor. Fırsattan istifade olarak da o yardıma gelen adam arabanın anahtarını teslim etmeden gidiyor... Körler, terk edilmiş deliler hastanesinde tecrit edilirken kötü körlerin gazabına uğruyor ve kötü körler dediğimiz yaklaşık 20 kişiden oluşan bir koğuşta kalan körler yemeklere el koyup, diğerlerine yemek vermeleri için tüm paralarını, değerli eşyalarını getirmelerini söylüyor. Bu da yetmezmiş gibi diğer koğuştaki kadınlara göz dikiyorlar ve onların ırzına geçiyorlar. Doktorun karısı makası şef dedikleri silahlı adamın boynuna sapladığında gerçekten rahatladığımı hissetmiştim. Doktorun karısı ilk defa bir insanı öldürdüğünü, daha öncesinden bırak bunu yapmayı aklının ucundan dahi geçirmediğini söylemişti ve ben de o an onun gibi olduğumu ama nedense o şefin ölmesini, hatta öldürülmesini hiddetle istediğimi fark ettim. Kitabı okurken burnuma rezalet kokular geliyordu, oradaki herhangi bir sokağın herhangi bir evinin duvarlarını tutarak ilerlediğimi hissedebildim yani betimlemeler oldukça başarılıydı, kurgu bir kitaba göre alt metinleri de oldukça anlamlı ve günümüze uygundu, okumanızı öneriyorum.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022105,2bin okunma
·
236 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.