Gönderi

https://en.wikipedia.org/wiki/The_Disasters_of_War (anlatılan baskılar)
(...) cinnet geçirircesine önlerine çıkan herkesi öldüren askerlerin canavarlığına ve savaşın dehşetengiz korkunçluğuna yoğunlaşan en iyi eserler, on dokuzuncu yüzyılın başlarında Francisco de Goya'nınkilerdir. Sanatçının 1810 ile 1820 yılları arasında ürettiği otuz sekiz oymabaskı eserden oluşan ve sırayla numaralandırılmış olan (ve bunların üçü dışında hepsi, ilk defa 1863'te, büyük ressamın ölümünden otuz beş yıl sonra sergilenen) Los Desastres dc la Gucrre (Savaşın Felaketleri), Fransızların hâkimiyetine karşı patlak veren ayaklanmayı bastırmak üzere 1808'de İspanya'yı işgal eden Napoleon'un askerlerinin işledikleri gaddarlıkları betimleyen bir şaheserdir. Goya'nın resimleri, izleyiciyi dehşet duygusuna iyice yaklaştırır. Resmin seyirlik olma özelliğinden gelen bütün tuzaklar ortadan kaldırılmıştır: Manzara bir atmosfer, bir karanlıktır ve ana hatları bile belirgin değildir. Savaş bir seyir malzemesi değildir. Ve Goya'nın baskı dizisinde de bir anlatı değildir: İşgalci askerlerin aşağılık sefilliğine ve onların müsebbibi oldukları dehşetengiz acılara yas tutan kısa açıklamalarla desteklenmiş olan her resim, diğerlerinden bağımsız olarak ayrı bir yerde durmaktadır. Hepsinin toplam, birikmiş etkisi ise tam bir yıkım tablosudur. Savaşın Felaketleri'nde iğrenç zalimliklerin sergilenmesiyle hedeflenen, besbelli ki o görüntülere bakanları uyandırmak, sarsarak şok etmek ve derinden yaralamaktır. Goya'nın sanatı, Dostoyevski'ninki gibi, ahlâki duygular ve kederin tarihinde (eserlerinin derin, özgün, ilgi ve merak çeken niteliğiyle) bir dönüm noktasında duruyor görünmektedir. Goya'yla birlikte sanata, acıya duyarlılık açısından yeni bir standart gelmiştir. (Ve benzer duyguları hisseden sanatçılar için de yeni konular: örneğin, Goya'nın, bir inşaattan taşınan yaralı bir işçiyi çizdiği resminde göze çarpan türden.) Savaşın zalimliklerinin dökümü, izleyicinin duyarlılığına bir saldırı şeklinde tasarlanmıştır. Her resmin altındaki yazılı açıklayıcı ifadeler, resmin bıraktığı izlenime kışkırtıcı bir boyut katarlar. Resimler, her görüntü gibi, 'bakma'ya çıkarılmış bir davetiye iken, resimlerin altındaki yazılar çoğunlukla sadece bakmanın güçlüğü ve yetersizliği üzerinde dururlar. Bir ses muhtemelen sanatçının sesi izleyiciyi kızdırıp köşeye sıkıştırır: Bu resme bakmaya dayanabilir misiniz? Bir resmin başlığında açıkça şu bildirilir: "Buna bakılamaz" (No se puede mirar). Başka bir resim yazısı şunu söyler: "Bu kötüdür" (Esto es malo). Başka bir resim yazısı anında kestirip atar: "Bu daha kötüdür" (Esto es lo peor!). Bir başkası şöyle haykırır: "Barbarlar!" (Barbaros!). Bir başkası feryat eder: "Bu ne delilik!" (Que locııra!). Bir diğeri şöyledir: "Artık bu çok fazla!" (Fuerte cosa es!). Bir başkası da der ki: "Niçin?" (Por que?)
ciğerim söküldü_Kitabı okudu
·
22 views
noga okurunun profil resmi
Goya'nın Savaşın Felaketleri'nde bir görüntünün altına "Ben bunu gördüm" (Yo lo vi), bir başka resmin altına da "Bu gerçektir" (Esto es lo verdadero) diye yazması gibi, fotoğrafçının sesiyle fotoğraf adına, görüntünün gerçekliğine dair teminat veren bir üslûpla konuşmasına da gerek duyulmaz. Elbette fotoğrafçı o kesiti görmüştür. Herhangi bir tahrifat olmadığı sürece de bu gerçektir.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.