NANİK YAPIN HAYATA
Merhaba kitap dostlarım.
Bu paylaşımda karşınıza, alanında uzman bir hukukçu kaleminden çıkan #nanikyapınhayata kitabıyla geldim. Değerli yazar @alpkaan71 mesleğinin dışında, kalemini ustaca kullanan bir köşe yazarı. Ve bu elimizdeki kitap içeriğindeki yazılar 30 yıllık emeğin ürünü. 1971 Balıkesir doğumlu Alp KAAN. 1992 Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu. Kısa bir süre bulunduğu Cumhuriyet Savcılığı görevinden istifa ederek Balıkesir'de serbest avukatlığa başladı. Öğrencilik yıllarından beri yazıları bir çok yazılı basında yayınlandı. Üstadım kalemin keskin okuyanın bol olsun.
Kitap içeriğinde okuyacağınız tüm köşe yazılarında bir tek kelime ön plana çıkıyor bana göre: " GÜVEN ". Lakin bu hani şey gibi değil. Sevgilinize güven, dostunuza güven, iş yerinize güven, personelinize güve vs. gibi bir anlamda değil. Bu olgulardan daha ağır bir manaya sahip "GÜVEN" kelimesi okuduğum kitapta. Mesela; Yargıya güven, Devlete güven, kurumlarına güven, kolluk kuvvetlerine güven gibi. Fakat daha da olmazsa olmazı SİYASETE GÜVEN. Şimdi siyasete güven demek ne anlam taşıyor ki. İşte konunun asıl şah damarı burada kesiliyor. Meselayla saydıklarımızın hepsi siyaset oluşumunun yönetim veya denetim alanında. Tam da bu noktada ilk sıradaki YARGI mekanizmasının, bu yönetim veya denetim çarkının dışında tutulması gerektiği konusunda hem fikiriz yazarla. Yargının bağımsız olması gerekirken, olmadığı içinde vatandaşın güveninden uzak bir kuruma dönüştüğü aşikar. Ve yargıda gelişen ve yazarın anlattığı uygunsuzlukları ve olumsuzlukları okudukça kitapta, ister istemez amiyane tabiriyle "YUH ARTIK" demekten kendimi alamadım. Pes doğrusu dedirten yazılar okuyacaksınız.
Sadece hukuk alanında yazılar yok kitapta. Ama yazılarda anlatılanların hepsinin ortak çözüm kapısı hep ve her zaman hukuk. Ve tüm ülke insanının bilmesi gereken ve bir kısmının da zaten bildiği tek gerçek, yargı kurumunda dişliler başka bir irade tarafından çevriliyorsa ve hukuk işlevsiz bırakılıyorsa kimse yaşadığı devlette adalet aramasın. Sosyal hayatımızın her anında adalete ihtiyacımızın olduğu gerçeğini, yazılarında anlattığı olaylarla gözümüzün içine soka soka anlatan bir kitap okudum.
Okuduğum yazılardan çarpıcı örnekler vermek istiyorum. Derin derin düşünmeye sürükleyen.
Sayfa 54.Cevapsız Soruları Çok BuToprakların.
Sayfa 71.Daha... Yaşayacaktı işte.
Sayfa 74.Dalkavuk. -Ki hikaye güzel bir örnek-
Sayfa 96.Fotoğraftan Fetö Çıkarmak.
Sayfa 200.Nazi Gazı
Son olarak vereceğim örnek tam tabiriyle nutkumun tutulmasına, inanılmaz derece şoka girmeme sebep oldu. Sayfa 295 te yer alan köşe yazısında okuduğum olay, yazının da başlığıyla söylüyorum " VAHŞET". İnanamadım. Ve bu olayı her kim ki gerçekleştirdiyse lanetliyorum. Adalet sadece bir kelime yada bir kişi ismi olmamalı. Gerçek manada, günün birinde ülkemizde yaşayan her bir bireyin ihtiyaç duycağı, kapısını aşındıracağı, vekilinden vatandaşına, polisinden avukatına kadar karşısında herkesin eşit olacağı, dokunulmazlık zırhının sadece ve sadece hukuk mekanızması içinde tüm bireylerin üzerinden alınacağı ve nefes alan düşünen he vatandaşın güveneceği bir ADALET ve HUKUK sistemi özlemiyle. Saygıyla selamlıyorum sizi @alpkaan71 .
Bu sefer bir öykü yada roman değildi okuduğum. Hayattan gerçek kesitlerdi. Teşekkürler.
Alp Kaan 
Nanik Yapın Hayata
·
35 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.