Gönderi
Sezai Karakoç'un kaleminden yine insanlığı sarsacak bir kitap!
Adem ve Havva ile başlayan bir yolculuğumuz var. Bu yolculukta cenneti yitiriyoruz. Tekrar bulmak için, geri kazanmak için yitiriyoruz.
"Yitirme, bulma arzusunu uyandırır."
Adem yitirdiği cenneti tekrar kazanabilmek için çalıştı. Cenneti yitirmişken tekrar cennetle müjdelendi. Toprak ile 'oluş'muş iken dünya ile 'varoluş'un ilk adımı attırıldı. Yitirdiğini tekrar bulmayı, kazanmayı arzuladı.
Sonra Nuh'un Gemisi ile bir kurtuluş, bir umut... Nuh'un Gemisi insanlığın Diriliş Merkezi, uygarlıklar için bir rönesans. Sürebilme imtihanı bu, yaşam için, din için yaşam mücadelesi. İnsanlık Adem ile Varoluş sınavını verdi ilk olarak ardından Nuh ile Sürebilme, hayat imtihanını. Kinine, gururuna, kibrine kapılanlar veremedi bu imtihanı. Kurtuluş ancak tevhid üzere olanlar içindi çünkü...
Ateşle sarıldık bu kez. Allah'ın vereceği azabın dünya hali... ama putlarla olan savaşımızı kazanamazsak. İbrahim tüm putları yıktı, putperestleri yanacakları ateşle uyardı. Onlar ise İbrahimi yakmayı seçtiler. İşte asıl sınav burda! Alevlerin içinde yıkanmak, maddi manevi tüm kirlerden o alevlerin içinde temizlenmek.
Dünya bir alev, içinde bizler varız. İnsanoğlu eğer o alevlerin içerisinde yıkanırsa, ruhunu tüm taşlardan, kirliliklerden arındırıp secde ederse, Rab onu zayi etmez. Bizim sınavımız bir İbrahim sınavı...
Hakikat uygarlığının varoluş hikmeti önderliği Hz. Adem, varoluşun temellenmesi Hz. Nuh, inanç temellenmesi öncülüğü Hz. İbrahim, devlet düşüncesi, ilkeleri ve girişimi Hz. Yusuf...
İhanet, iftira, politik unutkanlık... gibi devlet adamlarının başına gelen onun da başına gelecekti. Zıtlıklarla beliren bir sınav. Zindan ve Saray, Hizmet Eden bir köle ve Hizmet Edilen bir Aziz... aile ile sınandı, ardından kuyu ve çöl şahitlik etti onun imanına. Hizmet etti, iftiraya uğradı ve zindana atıldı. Bir düştü onu tekrar saraya götüren ama bu kez bir aziz olarak. Devlet adamı olarak. Bu yol cihad yoluydu. Bizlerin de bir Yusuf olması gerek. Yakup olup Yusuf olup sabır etmesi gerek. Devletlerde bir Yusuf olmalı tahtta, onların yolunu gözleyecek, bu uğurda birçok şey yitirecek olan bir Yakup...
...
Onda insan yeniden yaratıldı, tüm kurallar yeniden yazıldı ve bu kez değişmeyecekti. Yitik cennet yeniden kazanıldı. O başlangıcın son bulduğunun habercisiydi. Onun halifeleri, sahabeleri bir peygamberdi. O kurtuluştu, asırlar boyu sürecek bir kurtuluş...
Hz. Adem'den bu yana gönderilmiş peygamberlere atıfta bulunuyor. Yalnız birkaç peygamber bu kitapta ön planda.
Bu kitap kıssalarla bugün arasında bir bağ oluşturuyor. Bu söylediğim yanlış anlaşılmasın. Anlattığı şeyler kıssalar değil. Onun anlattıklarını ben anlatsam da anlamazsınız. Bunun için onun lisanı gerekli. Açıkçası bu kitap herkesin harcı değil. Okuduğunuzda dikkatinizin tamamen kitapta olması gerekiyor. Aklını başka yerlerde değil, kitaptaki cümlelerin ne anlama geldiğini anlamakta olması gerekiyor. Birkaç peygamberden bahsettim ama dediğim gibi benim yazdıklarım çeyreği bile etmez. Sezai Karakoç'un her eseri çok kıymetli tıpkı kendisi gibi. Kitapta eleştirecek pek bir şey bulamıyorum çünkü yazdığı şeyler ne bir hikâye ne bir roman ne de bir bilgi...
Anlattığı şeyleri ancak okuyarak anlayabilirsiniz. Okumanızı tavsiye ediyorum ancak anlayabilecekseniz okuyun. Kitabın ağırlığını kaldırabilecek bir düzeye gelmiş olun. Aksi halde anlayamadığınız için bu tür kıymetli eserlerden soğuyabilirsiniz.
Yitirdiğimiz Cenneti bulmak dileğiyle...
··
95 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.